Şehitoğlu, Erzurum'un Tortum ilçesinde her gün 10 kilometre yürüyerek başladığı köy okulundan sonra 1966'da başarısı ve azmiyle Ankara Üniversitesi İktisadi ve Ticari İlimler Akademisini tamamladı.
Ömrü boyunca kitapları hayatının merkezinden çıkarmayan Şehitoğlu, emekli olduktan sonra okumaya devam ederek, Osmanlıca kursuyla hayatına yeni bir yön verdi.
71 yaşında başladığı kursta bir yandan da hat sanatına ilgi duyan Şehitoğlu, Kur'an-ı Kerim yazmak için kolları sıvadı.
"Evlatlarıma bıraktığım en kutsal miras" diye nitelendirdiği Kur'an-ı Kerim'i 6 yılda gece gündüz demeden büyük bir emek ve gayretle tamamlayan Şehitoğlu, bu çalışmasını hem bir ibadet hem de gelecek nesillere ışık tutacak bir armağan olarak gördü.
"71 yaşımdan sonra içimde Kur'an-ı Kerim'i yazma arzusu doğdu"
Şehitoğlu, AA muhabirine, zorlu geçen çocukluk yıllarında eğitimin ve kitabın değerini çok iyi kavradığını ve bir ömür kitaplarla iç içe olduğunu söyledi.
Emekli olduktan sonra Osmanlıca öğrenmeye karar verdiğini anlatan Şehitoğlu, "70 yaşından sonra Arabi yazıları okumaya ve yazmaya başladım. Dolayısıyla Arabi yazıları yazmaya başladım. Yazdığım şekli güzel olduğunu söyledi etrafımdan, çevremden. Güzel olduğunu söylediler. Rahmetli eşim teşvik etti ve içimde bir şey oldu. Acaba olabilir mi? Kur'an-ı Kerim'i yazabilir miyim diye bir arzu doğdu. Basit sureleri yazmaya başladım. "diye konuştu.
Şehitoğlu, gece gündüz ve yıllarca sürecek bir yazma sürecinin olduğunu, uygun kağıt bulmadan, kontrol sürecine kadar 8 yıl geçtiğini kaydetti.
Tekrar tekrar yazdı
Kur'an'ı yazmaya başladıktan sonra birçok defa bitirememe korkusu yaşadığını anlatan Şehitoğlu, şunları kaydetti:
"Hiç unutamıyorum. 240. sayfaya gelmiştim. Aradan üç buçuk, 4 sene geçmiş. Ben bitiremem deyip bıraktım. Ama sonra yine devam ettim. Kur'an-ı Kerim'i yazmaya 71 yaşında başladım, 76 yaşımda tam olarak bitti. Ama sonra tabii ki uzun bir kontrol süreci. Tahminen 400-450 sayfayı yeniden yazdım. Bitirdikten sonra bir baktım sayfanın en başıyla en sonu birbirinden farklı. Hadi oturdum tekrar 150 sayfayı yeniden yazdım. Hiçbir hatası yok ama yazı şekli farklı olduğu için. İlk başta bir sayfayı 3-4 ya da 5 günde bitiriyordum. Son zamanlarda ise bir, bir buçuk saatte bitirmeye başlamıştım."
Şehitoğlu, kendisini bu süreçte en motive eden şeyin de geleceğe miras bırakma fikri olduğunu belirterek, "Özellikle Kur'an'ı yazmak, onun verdiği o huzur, manevi huzur. Yani en büyük katkısı oldu bana. Manevi huzur. Sonsuz bir huzur veriyor. Sonsuza kadar devam edecek bir manevi bir miras bıraktım. Üç çocuğun üçüne de birer tane baskı olarak verdim orijinal bende. Okuyorum, hatim ediyorum, onunla huzur buluyorum. Bu benim en büyük mutluluğum ve huzurum oldu." ifadelerini kullandı.
Gençlere de en büyük tavsiyesinin "okumak" olduğunu ifade eden Şehitoğlu, Kur'an-ı Kerim'in ilk emri olan "Oku"nun hayatının tüm dönemine ışık tuttuğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Özellikle Kur'an'ı yazmak, onun verdiği o huzur, manevi huzur. Yani en büyük katkısı oldu bana. Manevi huzur. Sonsuz bir huzur veriyor. Sonsuza kadar devam edecek bir manevi bir miras. Üç çocuğun üçüne de birer tane baskı olarak verdim orijinal bende. Okuyorum, hatim ediyorum, onunla huzur buluyorum."