AB Dış İlişkiler Servisi Yüksek Temsilcisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, işgalci İsrail, söz konusu karardan geri adım atmaya çağrıldı.
"AB, İsrail Yüksek Planlama Komitesinin 3 bin 426 konutun inşasına yönelik planı onaylamasını ve işgal altındaki Batı Şeria'da, özellikle de bu zorlu ortamda, yasa dışı yerleşimleri daha da genişletmesini kınamaktadır." ifadesinin yer aldığı açıklamada, söz konusu yerleşim yerlerinin uluslararası hukuka göre yasa dışı olduğu vurgulandı.
Açıklamada, AB'nin "yasa dışı yerleşim yerlerinin iki devletli çözümü tehdit ettiği için barışın önünde engel teşkil ettiğini" bir kez daha vurguladığı aktarılarak, "Ayrıca yerleşim yerlerinin genişletilmesi, gerilimin azaltılmasına yönelik çabalarla tamamen tutarsızdır." denildi.
AB'nin sınırlara yönelik pozisyonunun değişmediğinin altı çizilen açıklamada, Kudüs dahil olmak üzere taraflarca mutabık kalınan 1967 öncesi sınırlar dışında yapılacak hiçbir değişikliğin tanınmayacağı kaydedildi.
Açıklamada, "Yaklaşan Ramazan, Pesah, Purim ve Paskalya bayramları öncesinde, Kutsal mekanlardaki statükonun, daha önce varılan mutabakatlar doğrultusunda ve Ürdün'ün oynadığı özel role saygı gösterilerek korunması hayati önem taşımaktadır." ifadesi yer aldı.
AB'nin açıklamasında, "sürdürülebilir ateşkes, tüm esirlerin koşulsuz serbest bırakılması ve insani yardımların engellenmeden ulaşmasını sağlayacak çatışmalara acilen insani ara verilmesi" çağrısı da yinelendi.
AB Dış İlişkiler Servisi sözcüsü tarafından, dün yapılan yazılı açıklamada da yeni yerleşim yerleri kurma planı kınanmıştı.
İsrail makamları, 6 Mart'ta, Batı Şeria'da yaklaşık 3 bin 500 konut inşa edilmesine yönelik planı onaylamıştı.
İsrail'in 1967'de işgal ettiği Kudüs'teki hakimiyeti ve burada inşa ettiği Yahudi yerleşim birimleri, uluslararası hukuka göre yasa dışı kabul ediliyor.