Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Bosna Hersek’te etnik gruplara dayalı seçim sisteminin, vatandaşların oy hakkını ihlal ettiğine hükmetti. 

AİHM, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat Üyesi Zeljko Komsic’in Dış Politika Danışmanı Slaven Kovacevic’in başvurusu üzerine, Kovacevic’in 2022 genel seçimlerinde kendi siyasi görüşlerini en iyi temsil eden ancak üç kurucu halktan biri veya “doğru” entiteye ait olmayan adaylar için oy kullanmasına izin verilmediğine hükmetti. 

Mahkeme, bu koşulların ayrımcı olduğunu ve herkesin kendi ülkesindeki siyasi sürece katılma hakkını garanti altına alan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu tespit etti.

AİHM ayrıca, ülkedeki mevcut siyasi sistemin etnik temelli temsili her şeyden daha önemli hale getirdiğini ve ülkedeki etnik ayrılıkları derinleştirdiğini saptadı. 

Bu çerçevede Bosna Hersek Devlet Başkanlığı seçiminde seçmenlerin ülke genelinde değil sadece belirli etnik grubun mensubu olan ve belirli entitede yaşayan adaylar için oy kullanabiliyor olmalarının ayrımcılık teşkil ettiğini teyit etmiş oldu. 

Sırp Cumhuriyeti’nden ilk tepkiler

AİHM’nin Bosna Hersek’i Devlet Başkanlığı Konseyi ve Parlamento’nun üst kanadı Halklar Meclisi üyelerinin seçiminde etnik ve entite bazlı ayrımcılıkları kaldırmakla yükümlü hale getiren kararına ilk tepki Sırp Cumhuriyeti entitesinden geldi. 

Demokratik Halk İttifakı (DNS) lideri Nenad Nesic, AİHM’nin kararının Bosnalı Sırpları marjinalleştirme girişimi olduğunu ileri sürdü. 

Nesic, bu kararla birlikte Bosna’nın üniter yapıda olması gerektiğini savunanların Hırvatlara yaptıklarını Sırplara da yapmak istediklerini söyledi. Nesic, bu şekilde Sırp Devlet Başkanlığı Konseyi üyesinin de Boşnaklar tarafından seçilmek istendiğini ileri sürdü. 

Sırp anayasa hukukçusu Milan Blagojevic ise AİHM’nin Bosna Hersek için bağlayıcı olan kararına rıza gösterilmemesi gerektiğini zira bunun Sırp Cumhuriyeti’nin “demontajı” manasına geleceğini söyledi.

Mahkemenin bir siyaset kurumuna dönüştürüldüğünü savunan Blagojevic, AİHM'nin yetkilerinin dışına çıktığını savundu.

Kovacevic: “Artık meşru temsilden bahsedilemez” 

Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat Üyesi Zeljko Komsic’in Dış Politika Danışmanı Slaven Kovacevic ise karara ilişkin yorumunda artık Hırvat Demokratik Birliği (HDZ) tarafından kullanılan “meşru temsil” ifadesinin manasını yitirdiğini söyledi. 

Kararın Bosna Hersek’teki seçim yasası reformu müzakerelerinde büyük bir etkisi olacağını vurgulayan Kovacevic, HDZ’nin Boşnak oylarıyla seçildiği iddiasıyla Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat Üyesi Komsic’in “meşru temsilci” olmadığı yönündeki yaklaşımının reddedildiğine dikkat çekti. 

Bosna Hersek'te 1992-1995'te yaşanan savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması gereği ülkede Boşnak, Hırvat ve Sırp üç kurucu halk bulunuyor.

Devlet Başkanlığının biri Boşnak diğeri Hırvat halkından olmak üzere iki üyesi, ülkenin iki entitesinden biri olan Bosna Hersek Federasyonu'ndaki (FBiH), üçüncü üye ise Sırp Cumhuriyeti entitesindeki vatandaşlar tarafından seçiliyor.

Husiler: İsrail'in güneyindeki askeri üssü hedef aldık Husiler: İsrail'in güneyindeki askeri üssü hedef aldık

Etnik açıdan ayrımcı olduğuna hükmedilen mevcut seçim sistemi çerçevesinde, örneğin Devlet Başkanlığının Sırp üyesinin seçiminde sadece Sırp Cumhuriyeti'nde yaşayan Bosna Hersek vatandaşları oy kullanabiliyor. 

Son seçimlerde Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat üyesi Komsic'e karşı kaybeden Hırvat Demokrat Birliği Bosna Hersek (HDZ) lideri Dragan Covic, Komsic'in FBiH'teki Boşnakların oylarıyla seçildiğini iddia ederek ülkede yeni bir seçim yasası reformu talebinde bulunmuştu.

HDZ, Hırvat üyenin FBiH'te Hırvatların çoğunlukta yaşadığı kentlerden seçilmesini talep etmişti. 

Balkan News

Editör: TE Bilisim