Canbey, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Gazze'de çekilen bazı fotoğrafları gösterdi.
Gazze'dekilerin bir kap yemek için bile büyük bir mücadele verdiğini, bu görüntülerin vicdan sahibi olan herkesin yüreğini yaktığını dile getiren Canbey, Gazze'de yaşananların insanlığın utanç vesikası olarak tarihe geçeceğine işaret etti.
Mustafa Canbey, "BM raporlarına göre, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de ölenlerin sayısı 50 bini, yaralıların sayısı ise 100 bini aştı. Bir milyonu aşkın insan evsiz kaldı. Gazze'nin kuzeyindeki bölgelerde insani yardımın engellenmesi sonucu çocuklar ve bebekler açlıktan ölüyor.
Yaklaşık 700 bin çocuk temel besin kaynaklarından yoksun ve açlık riski altında. Günde ortalama 150 çocuk tedavi eksikliği ve açlık nedeniyle hayatını kaybediyor. Suya erişimi tamamen kesilen yaklaşık 2 milyon insan, salgın hastalıkların pençesinde. İşgal devleti İsrail'in, Gazze'deki hastaneleri, jeneratörleri, su depolarını ve oksijen şebekesini hedef alması, durumu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor." değerlendirmelerinde bulundu.
İsrail'in sadece Gazze'dekileri değil, insan hakları mücadelesine inanan herkesi hedef aldığını belirten Canbey, "Nazi rejiminin toplama kamplarında yaşattığı açlık, kıtlık ve soykırımın benzerinin bugün Gazze'de yaşandığını" söyledi.
AK Parti'li Canbey, insanlık onurunu ayaklar altına alan bu zulmün, uluslararası toplumun sessizliğiyle daha da derinleştiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Uluslararası toplumun, Gazze'deki bu insanlık dışı kuşatmaya ve İsrail'in soykırım niteliğindeki politikalarına karşı derhal harekete geçmesi gerekmektedir. Bu kış ayında, yağan karın akıtılan kanla karışmasının önüne geçilmelidir. Daha fazla annenin yüreğine evlat acısının ateş gibi düşmesine; daha fazla çocuğun, yetimin, öksüzün kimsesiz bırakılmasına izin verilmemelidir.
Uluslararası kurumlara duyulan güven iyice zedelenmeden, insanlık onuru ve vicdanı daha fazla kayıp yaşamadan, Gazze'de sürdürülebilir bir ateşkesin tesis edilmesi elzemdir. Tam 438 gündür bölgemizi kan deryasına çeviren bu cinnet halinin artık son bulmasını arzu ediyoruz."
