Mahmud, Myanmar'daki çatışmalara ve bu ülkeden atılan havan mermisinin Bangladeş'te 2 kişinin ölümüne neden olmasına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Ülkesinin "Myanmar'daki şiddetin yükünü daha fazla kaldıramayacağını" vurgulayan Mahmud, halihazırda 1 milyondan fazla Arakanlı Müslümana ev sahipliği yaptıklarını dile getirdi.
Mahmud, son günlerde çatışmalardan kaçıp Bangladeş'e sığınan Myanmarlı polis, asker ve diğer kurumlardan gelen kişilere dair "Daha fazla Myanmarlının ağırlığını taşıyamayız." ifadesini kullandı.
Bakan Mahmud, Myanmar'dan atılan havan mermisinin Bangladeş'te 2 kişinin ölümüne yol açmasının ardından Myanmar'ın Dakka Büyükelçisi'nin Dışişleri Bakanlığına çağırılmasına ilişkin de "Endişelerimizi dile getirdik, ancak bunun oradaki durumu iyileştirip iyileştirmeyeceğinden emin değilim." diye konuştu.
Öte yandan Bangladeş Sınır Muhafızları, Arakanlı Müslümanların artık ülkeye alınmayacağını duyurdu ve 65 Arakanlı Müslümanı taşıyan bir teknenin sınır bölgesinden geri gönderildiğini açıkladı.
Dakka Üniversitesinden Uluslararası İlişkiler profesörü Delwar Hossain de Myanmar'da yaşanan olaylara ilişkin "sınırdaki şiddetin daha da tırmanması" ihtimaline işaret ederek, "yüzlerce sınır muhafızının görev yerlerini terk ederek Bangladeş'e kaçması gibi eşi benzeri görülmemiş bir olayın" durumun ciddiyetini gösterdiğini" vurguladı.
Myanmar'dan Bangladeş'e sığınanlar
Myanmar'da askeri yönetim ile cunta karşıtı silahlı gruplar arasındaki çatışmalar nedeniyle son üç günde sınırdan çoğu polis ve asker olmak 264 kişi Bangladeş'e sığınmıştı.
Myanmar'dan atılan bir havan mermisi de Bangladeş'te 2 kişinin ölümüne neden olmuştu.
Bunun üzerine Bangladeş, Myanmar'ın Dakka Büyükelçisi'ni Dışişleri Bakanlığına çağırmıştı.
BM Güvenlik Konseyinin 9 üyesi, Myanmar'ın sivillere karşı saldırılarını durdurmasını istedi
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 9 üyesi, Ekvador, Fransa, Japonya, Malta, Güney Kore, Slovenya, İsviçre, İngiltere ve ABD adına yapılan açıklamada, Güneydoğu Asya Uluslar Birliğinin (ASEAN), Myanmar Silahlı Kuvvetlerine "siviller ve sivil altyapıya yönelik saldırılarına son verme çağrısı" yinelenmişti.
Açıklamada, Bangladeş sınırındaki Arakan eyaletindeki durumun endişe verici olduğu vurgulanmıştı.
Myanmar'daki askeri darbe
Myanmar ordusu, 2020 genel seçimlerinde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilim yaşanmasının ardından 1 Şubat 2021'de yönetime el koymuştu.
Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve olağanüstü hal ilan etmişti.
Hakkında Kovid-19 tedbirlerine uymadığı gerekçesiyle Ulusal Doğal Afet Yasası'nı ihlal, seçimlerde hile yapma, zimmetine para geçirme, rüşvet kabul etme, isyana teşvik, Devlet Sırları Yasası'nı, iletişim kanununu, ithalat ve ihracat yasalarını ihlal suçlamaları bulunan Suu Çii, ev hapsine alınmıştı.
Myanmar'da silahlı gruplar, orduya karşı saldırı başlatmıştı
"Üç Kardeşler İttifakı" adı altında bir araya gelen Myanmar Ulusal Demokratik İttifak Ordusu, Budist Arakan Ordusu ve Ta'ang Ulusal Kurtuluş Ordusu'ndan silahlı gruplar, 27 Ekim 2023'te Çin sınırına yakın kuzeydeki Shan eyaletinden Myanmar ordusuna karşı saldırılar başlatmıştı.
Güneye doğru ilerleyen silahlı gruplar, Hindistan sınırında yer alan Chin eyaletindeki Rathedaung kasabasında bir karakol ile Myanmar ordusuna ait bir askeri kampı ele geçirmişti.
Budist Arakan Ordusunun eyaletteki saldırılarından kaçan 43 asker ise Hindistan'ın Mizoram eyaletine sığınmış; Hint güvenlik güçleri de Myanmar askerlerini başka noktaya taşıyıp ardından da ülkelerine teslim ettiğini duyurmuştu.
Arakan Ordusunun, Hindistan sınırında bulunan Chin eyaletindeki Paletwa kasabasının kontrolünü ele geçirdiği de öne sürülmüştü.