Laurence, BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının 6 aydır devam ettiğini hatırlatan Laurence, bu saldırılarda çoğunluğu kadın ve çocuk 33 binden fazla Filistinlinin şehit edildiğini, 75 binden fazlasının yaralandığını ve en az 7 bin kişinin enkaz altında olduğunun tahmin edildiğini söyledi.
Laurence, İsrailli 1200'den fazla kişinin öldürüldüğünü ve yüzlerce kişinin yaralandığını belirtirken 100'den fazla kişinin hala esir tutulduğunu kaydetti.
Gazze'nin büyük kısmının bombalandığını belirten Laurence, Gazze'deki sivillerin hayatta kalması için gerekli insani yardımların hızlı şekilde ulaştırılmasına ve Gazze Şeridi'nin her yerine güvenle dağıtılmasına izin verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Laurence, hafta başında İsrail'in saldırısında öldürülen uluslararası yardım kuruluşu Dünya Merkez Mutfağı (World Central Kitchen-WCK) çalışanlarının "şok etkisi" oluşturduğuna işaret ederken "Gazze'de şu ana kadar yaklaşık 200 insani yardım çalışanı öldürüldü. Bunlar arasında 180'e yakın BM personeli de yer alıyor. WCK çalışanlarını öldüren İsrail saldırıları, Gazze'deki insani yardım çalışanlarının korkunç koşullarda faaliyet gösterdiğine işaret ediyor." dedi.
Savaş suçu uyarısı
İsrail'in insani yardımların dağıtımını güvence altına alan görevlileri öldürerek sivil düzenin bozulmasına neden olduğunu belirten Laurence, İsrail'in, insani yardım çalışanlarını ve yardıma ihtiyacı olanları daha fazla tehlikeye attığını kaydetti.
Laurence, saldırıların ardından WCK dahil bazı kuruluşların Gazze'de yardım dağıtımını askıya aldığını hatırlatırken "Bu durum daha büyük ölçekte kıtlık ve hastalık nedeniyle daha fazla ölüme ilişkin gerçek riski artırdı." dedi.
Uluslararası hukukun, tarafların insani yardım personeline saygı duymasını, korumasını ve onların hareket özgürlüğünü sağlamasını gerektirdiğine dikkati çeken Laurence, insani yardım çalışmalarına katılan kişilere veya araçlara saldırmanın "savaş suçu" teşkil edebileceğinin altını çizdi.