BM raportörleri tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Hamas'ın 7 Ekim'deki menfur saldırısının ardından İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonunun, gazeteciler için yakın tarihteki en ölümcül ve en tehlikeli çatışma haline geldi." ifadeleri yer aldı.

Açıklamada, "Son dönemde işgal altındaki Filistin topraklarında, özellikle de Gazze'de, uluslararası hukuk hiçe sayılarak öldürülen, saldırıya uğrayan, yaralanan ve gözaltına alınan çok sayıda gazeteci ve medya çalışanı için endişeliyiz." ifadeleri yer aldı.

Gazze'deki gazetecilerin öldürülmesini ve susturulmasının kınandığı açıklamada, taraflara medya mensuplarını koruma çağrısı yapıldı.

BM verilerine göre 7 Ekim 2023 sonrası Gazze'de 122'den fazla gazeteci ve medya çalışanının öldürüldüğü ve yaralandığı vurgulanan açıklamada, İsrail'in saldırıları sonucu Lübnan'da 3 gazeteci öldürüldüğünü hatırlatıldı.

Açıklamada, görevleri sırasında hayatlarını riske atan gazeteciler cesaretleri ve dayanıklılıklarından dolayı takdir edilirken, Gazze'de son zamanlarda "en kanlı ve acımasız çatışmalardan" birinin yaşandığı bildirildi.

"İsrail'e "gazetecilerin Gazze'ye girmesine izin vermesi ve güvenliklerinin sağlanması" çağrısı

Gazetecilerin uluslararası insancıl hukuk kapsamında "sivil olarak" korunma hakkına sahip olduğunun altı çizilen açıklamada, hedefli saldırılar ve gazetecilerin öldürülmesinin savaş suçu olduğu vurgulandı.

Borrell: Ateşkes için İsrail hükümetinden somut ve kesin cevap bekliyoruz Borrell: Ateşkes için İsrail hükümetinden somut ve kesin cevap bekliyoruz

Açıklamada, "Gazze'deki medyaya yönelik saldırılar ve diğer gazetecilerin Gazze'ye erişimlerinin kısıtlanması, internetteki ciddi kesintiler hem Gazze halkının hem de dış dünyanın haber alma hakkına büyük bir engel teşkil ediyor. İsrailli yetkililere, gazetecilerin Gazze'ye girmesine izin vermeye ve İşgal altındaki Filistin topraklarındaki tüm gazetecilerin güvenliğini sağlama çağrısında bulunuyoruz." ifadeleri yer aldı.