İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 944'ü çocuk, 9 bin 849'u kadın olmak üzere 34 bin 904 Filistinli şehit edildi, 78 bin 514 kişi yaralandı. Binlerce anne, evladını yitirirken, bir o kadar çocuk da annesiz kaldı.

Gazze Şeridi'nde çocuklarını yitiren, eşlerini, yakınlarını kaybeden anneler, yaşadıkları acılara sabrederek yaşam mücadelesi veriyor.

İsrail savaş uçakları tarafından evleri yıkılan, Refah kentine sığınarak buradaki çadırlarda yaşayan anneler, Anneler Günü'nü acı ve hüzünle karşılıyor.

Refah'ın su ve elektrik bulunmayan, daha çok tarım ve toprak arazilerinden oluşan el-Mevasi bölgesinde yaşama tutunan anneler, bir an önce evlerine dönmeyi temenni ediyor.

Anneler, İsrail'in saldırılarının son bulmasını, çocuklarıyla ve kalan sevdikleriyle beraber güven içinde yaşam sürmeyi istiyor.

"Soykırım tehlikesiyle karşı karşıyayız"

AA muhabirine konuşan 8 çocuk annesi Hena Ebu Cebel (55), İsrail'in saldırılarında bir evladını kaybettiğini, acılar içinde yaşama tutunmaya çalıştıklarını söyledi.

Lübnan'da çağrı cihazlarının patlatılması sonucu ölenlerin sayısı 37'ye yükseldi Lübnan'da çağrı cihazlarının patlatılması sonucu ölenlerin sayısı 37'ye yükseldi

Zorla yerinden edildikten sonra çadırda kalmaya başladıklarını dile getiren Cebel, "Çok zor şartlarda yaşıyoruz. Su yok, yiyecek yok, kıyafet yok. Bir de soykırım tehlikesiyle karşı karşıyayız." dedi.

Saldırılar nedeniyle Gazze kentindeki Şucaiyye Mahallesi'nde birkaç kez yer değiştirmek zorunda kaldıklarını söyleyen Cebel, sonunda Refah'a ulaştıklarını, burada da durumların tarif edilemeyecek kadar zor olduğunu vurguladı.

Cebel, "Daha önce yaşamadığımız sıkıntılar çekiyoruz. Oğlumu kaybettim. Bir annenin evladını kaybetmesi, ruhunu kaybetmesi demek." ifadelerini kullandı.

Filistinli kadın, Anneler Günü'nde tüm dünya annelerine Filistin halkına destek verme çağrısında bulundu.

"Bir önce bu savaş bitmeli"

Bir başka anne Meha Haşan, "İsrail'in evimizi bombalaması sonucu 9 yaşındaki oğlumu kaybettim, kızım da ağır yaralandı." dedi.

Oğlunu kaybetmesiyle çok zor günler yaşadığını aktaran Haşan, ardından yerinden edilmenin sıkıntılarının baş gösterdiğini, su ve yiyecek bulamadıklarını söyledi.

Su bulmak için çok uzun mesafeler katettiklerini belirten Haşan, yiyecek bulsalar bile tüp bulamadıklarını, yemek pişirmek için odun ve çeşitli yakacaklar topladıklarını dile getirdi.

Haşan, "Bir önce bu savaş bitmeli, dünya ülkelerinden insani yardımların Gazze'ye girişini sağlamasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.

"Oğlumdan geriye üç torunum kaldı"

Üç torun sahibi Necah el-Akkad (70), "Oradan oraya göç ettik ve kendimizi sonunda bu naylondan çadırda bulduk. Oğlumu İsrail saldırısında kaybettim, ondan geriye üç torunum kaldı." dedi.

Torunlarıyla beraber yaşam mücadelesi verdiklerini söyleyen Akkad, su, ilaç ya da yiyecek bulmakta zorlandıklarını kaydetti.

Editör: Islamist Agenda