Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da Etimesgut Havaalanı'nda düzenlenen dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST etkinlik alanında vatandaşlara hitap etti.
Bu yıl 1 milyon gencin TEKNOFEST'e başvurduğu bilgisini paylaşan Erdoğan "Teknofest benim adeta evladım gibidir." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Etimesgut Havaalanı'nda düzenlenen dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST etkinlik alanını ziyaret etti.
Erdoğan alanda toplanan vatandaşlara hitap etti.
İşte Erdoğan'ın açıklamaları;
Teknofest Ankara'nın katılımcı ve ziyaretçilerine şükranlarımı sunuyorum. Teknofest 3 şehrimizde yapılıyor. Eylül sonunda yapılacak İzmir Teknofest'te bu yılki teknoloji şöleni tamamlanacak. Her geçen yıl katılımcı ve ziyaretçi sayısının katlanarak arttığı Teknofest'e gösterilen ilgi bizi sevindiriyor. Teknofest benim adeta evladım gibidir.
6 yıl önce 2017 yılında bir kucağıma torunum Aybüke'yi diğer kucağıma o günlerdeki fikri oluşum içindeki Teknofest'i alma bahtiyarlığı yaşadım. Hem torunumun hem de milli teknoloji hamlesinin sembolü haline gelen festivalin gelişmesine bizzat şahitlik ettim.
"1 milyon gencimizin başvurduğunu öğrendim"
2023 Teknofest'ine ilkokuldan doktoraya kadar her seviyeden 1 milyon gencimizin başvurduğunu öğrendim. İşte bu tablo Türkiye Yüzyılı tablosudur. Milli mücadeleyi zafere ulaştıran 30 Ağustos'ta milletimizle paylaştığımız 100. yıl marşında ne diyor; Özgürlük tutkusu damarlarımda, çelikten her nefer semalarımda, sarmaşık dal gibi sarılmışız biz bize, tek yürek bu millet en zor anında, düşmanlar bir olsa yağsa gökten, denizler köpürse taşsa dağlardan, kimseye eğmedik boynumuzu eğmeyiz, kahraman yarattı Türk'ü yaratan, yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz...
"Özgürlük tutkusunu anlamak isteyen sizlere baksın"
Bu milletin damarlarında dolaşan özgürlük tutkusunu anlamak isteyen gelsin burada sizlere baksın. Torunlarıma cümle evlatlarıma, buradaki Teknofest katılımcılarına baktığımda Türkiye'nin geleceğini görüyorum.
Ülkenin de devletin de sahibinin millet olduğu hakikatinde gizlidir. Ünvanı, adı ne olursa olsun. Devleti yönetmek, ülkeyi kalkındırmak için başa geçenlerin tek vazifesi sadece millet adına bu sorumluluğu yerine getirmekten ibarettir. Her kim aksini iddia ederse emin olun bu ülke ile vatan topraklarıyla başka emelleri vardır. Bu milletin onlar can düşmanıdır. Vatana sahip çıkmak öyle hamasetle boş lakırtıyla yan gelip yatmakla olacak iş değildir.
"İstiklalimize göz dikenlere fırsat vermeyelim"
Durmadan, dinlenmeden çalışacağız ki hem ecdada layık olabilelim, hem bugünümüzü kurtarabilelim, hem de geleceğimize sahip çıkabilelim. Sizler günümüzün Cezeri, Harezmi'si, İbn-i Sina'sı, Katip Çelebisi olacaksınız ki istikbal ve istiklalimize göz dikenlere fırsat vermeyelim.
"Artık İHA, SİHA, Akıncı, Kaan'ımız var"
Ülkemiz hatırlayın, bir zamanlar rahmetli Cem Karaca'nın tamirci çırağı şarkısında dile getirdiği gibi insanımıza işçisin sen işçi kal denildiği her alanda önünün kesildiği dönemler yaşandı. İşçisin sen işçi kal şimdi sıkıysa de, uzaya füzeleri gönderen bir gençlik var.
Artık İHA, SİHA, Akıncı, Kaan'ımız var, bunlarla birlikte semalardayız. Emperyalistlerin çıkarları uğruna gençlerin geçmişle bağlarının kopartıldığı bu karanlık dönemler artık geride kaldı. Milli Teknoloji Hamlesi dönemi var.
"Türkiye kimsenin istilaya cüret edebileceği sahipsiz bir ülke değil"
Türkiye olarak bu safhaya gelene kadar çok senaryo yırttık, çok oyun bozduk, çok tuzak atlattık. Önümüzde hala dikkat etmemiz gereken tehditler bulunuyor. Kökleri tarihin derinliklerine ulaşan medeniyet değerlerini iyi öğrenmeli, hayata geçirmeliyiz. Çağa ayak uyduramayan milletlerin akıbetleri berbat olmaya mahkumdur. çevremizde değerlerine sahip çıkamadığı için geleceğini kaybeden nice örnekler var. Birileri ülkemizde yaşayan sığınmacıları etrafa kin ve nefret tohumu saçmanın vesilesi yapmaya çalışıyor. Bu insanlara bakıp alacağımız ders başkadır. Bu mazlumların hali bize eğitimden sağlığa, sanayiden teknolojiye kadar her alanda ülkemizi hep daha güçlendirmemiz gerektiğini anlatıyor. Devlet olarak biz iyiyi kötüden faydalıyı zararlıdan ayırarak gereğini zaten yapıyoruz. Hiç merak etmeyin, bu ülke ne yol geçen hanıdır, ne bedavacı yatağıdır, ne de kimsenin istilaya cüret edebileceği sahipsiz bir ülkedir.
"Büyüğüz, güçlüyüz, farklıyız"
İşte biz aynı zamanda kendimizi sömürgecilerden zalimlerden çıkarları uğruna insanlığın kalanını ve dünyayı kana ateşe boğanlardan ayıran vasıflarımızla büyüğüz, güçlüyüz, farklıyız. Medeniyetimizin özünü oluşturan vasıfları kaybedip zalimlerle aynı olduğumuz gün bizim kıyametimizdir. Milleti karamsarlığa sürükleyerek sosyal fay hatlarını tetikleyerek bu ülkenin varlığına birliğine bekasına göz dikenlerin hepsi de unutmayın 5. kol faaliyetidir. Ekonomiden altyapıya kadar pek çok alanda çözmemiz gereken sorunların olduğunu biz de söylüyoruz. Sorun çözmek için teşhis başkadır, fitne ve bozgunculuk peşinde koşmak başkadır. Farklılıkları ifade etmek meşru, bozgunculuk yapmak suçtur. Batı standartlarında demokrasi istiyoruz nefret suçlarında benzer düzenlemeleri hayata geçirmeliyiz.
Hangi ipi çekseniz ucu aynı yerlere çıkar. İnsanlık tarihi boyunca hayırda yarışanlarla şerri yaymaya çalışanların kadim kavgası bugün de sürüyor. Gençlerimizi hayırda yarıştırmanın peşindeyiz. Yalan yanlış haberlerle milleti birbirine karşı, emekçilere karşı kışkırtanların derdinin ne olduğu bellidir."