Erdoğan, BBVA Genel Merkezi'nde düzenlenen Türkiye-İspanya İş Forumu'nda yaptığı konuşmada, toplantının ülkeler arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin daha da ilerlemesine, yeni ortaklıkların tesisine vesile olmasını diledi.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez'e nazik misafirperverliği için teşekkür eden Erdoğan, dost ve NATO müttefiki İspanya ile her alanda mükemmel ilişkilere sahip olduklarını söyledi.
Erdoğan, iki ülke arasındaki köklü ve güçlü ilişkilerin, iş dünyasının attığı cesur ve vizyoner adımlardan beslendiğini belirtti.
İki ülke ilişkilerinin 2021'den itibaren "kapsamlı ortaklık" olarak tanımlanmasında değerli iş insanlarının katkısının büyük olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son yıllarda gerek Kovid-19 salgını, gerekse yakın coğrafyamızda meydana gelen çatışmalar, küresel ticaretin karşı karşıya kaldığı zorlukları arttırdı. Mevcut meydan okumalar karşısında dayanışma ve işbirliğimiz hayati önemdedir. Çok çeşitli ilişkileri beraberinde getiren böylesi bir ortamda ekonomik ve ticari ilişkilerimizi kazan kazan ilkesiyle daha da geliştirmek arzusundayız.
Ekonomi, ticaret ve yatırımlar, Sayın Sanchez ile başkanlık edeceğimiz hükümetler arası zirve toplantımızın temel sütunları arasında yer alacak. Ticaret ve yatırım ilişkilerimizin barındırdığı muazzam potansiyel ve dinamizm bizlere daha ileri hedeflere gitme cesaretini veriyor.
2002 öncesinde 2 milyar dolar civarında seyreden ticaret hacmimiz geçtiğimiz sene yaklaşık 10 kat artışla 19,2 milyar dolara ulaştı. Böylelikle 20 milyar dolar hedefimizi neredeyse yakalamış olduk. Bu hacmi hep birlikte el ele vererek sizlerin değerli katkılarıyla çok daha ileri taşıyacağımıza inanıyorum. İspanya'nın 740 firma ve yaklaşık 11 milyar dolarlık stokla Türkiye'de en çok yatırım yapan 6'ncı ülke olması da esasen bu yaklaşımın sonucudur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgesinin cazibe merkezi olan Türkiye'nin, İspanya'dan çok daha fazla sayıda yatırımcıyı, özellikle ev sahipliği yapmak üzere ülkeye davet ettiğini dile getirdi.
Türk müteahhitlik firmalarının İspanya'da yaklaşık 1,1 milyar dolarlık altı proje üstlendiğini anlatan Erdoğan, Barselona'daki stadyum projesinin bu alandaki işbirliğinin en somut örneklerinden biri olduğunu ifade etti.
İmza attıkları projelerle dünya çapında takdir gören Türk şirketlerinin imkan verilmesi halinde Türkiye'ye daha fazla katkıda bulunacaklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"İstanbul'dan birkaç saatlik uçuş mesafesiyle 1,3 milyar insana ve dünya ekonomisinin önemli bir bölümüne ulaşabiliyoruz. Ticaret ve yatırım işbirliklerimizi, cesur ve yenilikçi bir bakış açısıyla yeniden kurgulamamız, yeni fırsat pencerelerinin açılmasına vesile olacaktır. İş forumu çatısı altında, ulaştırma ve altyapıdan enerjiye, sanayiden, finansa, geniş bir yelpazede gerçekleştireceğiniz sektörel oturumların iyi bir zemin teşkil edeceğini düşünüyorum.
Bankalarımız ile finans ve yatırım kuruluşlarımız arasındaki ilişkiler son dönemlerde gittikçe güçleniyor. Şirketlerimizin ortak çalışma ve projeleri için geniş finans imkanlarına sahip olmalarını sağlıyor, girişimciliği daha da teşvik ediyor. Kurucusu olduğumuz G20'de birlikte sergilediğimiz çabalar da bizlere ayrı bir teşvik unsuru olmaktadır. Tüm bunları yaparken farklı sektörlerdeki çalışmalarımızı teknoloji ve inovasyonun gücüyle harmanlayarak yeni ortaklıklara da fırsat tanımalıyız.
Ancak bu şekilde geleneksel sektörlerin ötesine geçerek daha geniş bir persektifle ülkelerimizi geleceğe taşıyabiliriz. Ticaret ve yatırımda rekabet algısından sıyrılarak yenilikçi ve stratejik ortaklıklar kurulması önümüzdeki yeni dönemin iş yapma kodları arasında yer almalıdır. Bu yaklaşım kalıcı ve güçlü iş birliklerinin tesis edilmesine büyük katkı sağlayacaktır. İşte bu anlayış dün gerçekleştirilen Dijital Teknoloji Platformu ile somuta dönüştürülerek güzel bir örneğe vesile oldu."
Medeniyetler İttifakı'nın kuruluşunun 20. yıl dönümü
Erdoğan, siyasetçiler olarak görevlerinin iş dünyasının önünü açmak, onlara yardımcı olmak, işlerini kolaylaştırmak olduğunu dile getirdi.
Hükümetler olarak iş dünyasının atacağı adımları destekleyeceklerini, onlar çalıştıkça, ürettikçe, ticaret, yatırım yaptıkça her daim onların yanında olacaklarını bildiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bugün imzalanacak anlaşmalarla işbirliğimizin ahdi zeminini inşallah daha da güçlendireceğiz. Gelecek yıl Medeniyetler İttifakı'nın 20. yıl dönümünü idrak edeceğiz. Malum Medeniyetler İttifakını İspanya ve Türkiye olarak birlikte kurduk. Öyleyse bunu birlikte geliştireceğiz.
Türkiye ve İspanya bu önemli ittifakın iki kurucu üyesidir. İttifakımız, kuruluşundan bu yana çok roller üstlenmiştir. Dünyanın savaşlar ve katliamlarla sarsıldığı günümüzde ittifaka olan ihtiyaç daha da artıyor. Bilhassa, Gazze'de ve işgal edilmiş Filistin topraklarında 250 gündür yaşanan soykırım, vicdan sahibi herkesin yüreğini kanatıyor.
Gazze'de 16 bini çocuk olmak üzere 37 binden fazla insan göz göre göre katledildi, 85 bin sivil yaralandı. Kiliseler, camiler, okullar, mülteci kampları bombalandı, basın mensupları öldürüldü. Gıda taşıyan insani yardım görevlileri vuruldu. Doktorlar, akademisyenler, masum siviller, kurşunların hedefi oldu. Ateşkes çağrılarına dahi kan dökerek karşılık veren bir şımarıklıkla karşı karşıya bulunuyoruz. Vicdan sahibi hiçbir ülkenin böyle bir tabloyu kabullenmesi mümkün değildir."
Bu konuda, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez'in takındığı tavrı şahsı ve milleti adına tebrik eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"İsrail yönetiminin tüm çağrılara rağmen sürdürdüğü bu pervasızlıkların tüm dünyada antisemitizmi körüklediğine de şahit oluyoruz. İspanya'nın İsrail mezalimi karşısında izlediği tutumu takdirle karşıladığımızı burada hassaten vurgulamak istiyorum.
Sayın Sanchez, ilk günden bu yana gerçekten ilkeli, tutarlı ve dirayetli bir politika benimseyerek hem İspanya halkının hem Filistinli kardeşlerimizin hem de Türk milletinin gönlünde müstesna bir yer edinmiştir. Kıymetli dostumun şahsında, İspanya hükümetine ve halkına bir kez daha teşekkür ediyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu gayretlerinin AB'ye tam üyelik projelerinin hayata geçirilmesiyle taçlanacağını belirterek, şöyle devam etti:
"Ne var ki AB'ye yönelik samimi adımlarımız salt kendi çıkarını düşünen, Türkiye'nin birliğe sağlayacağı katma değeri görme yeteneğinden yoksun birtakım üyelerin engellemeleri nedeniyle karşılık bulamıyor. Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ortaya çıkardığı tablo ve Avrupa kıtasında endişeyle izlenen aşırı sağ siyaset bu anlayışı şüphesiz körükleyecektir.
Gümrük Birliğinin güncellenmesi çalışmalarının henüz başlamaması, iş insanlarımıza yönelik katı vize uygulamaları ekonomik ve ticari alandaki müşterek potansiyelimizin tam kapasite kullanımını engelliyor."
İspanya Başbakanı Sanchez başta olmak üzere İspanya'nın, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecine verdiği samimi destek için müteşekkir olduğunu ve bunun artarak devam edeceğine inandığını ifade eden Erdoğan, İspanyol iş dünyasının da AB çevrelerini bu alanlarda olumlu adım atmaya teşvik etmesinde fayda gördüğünü söyledi.
Akdeniz'in iki yakasında yer alan Türkiye ve İspanya'nın dünyanın farklı bölgelerinde sahip olduğu geniş çaplı ilişkilerin yeni ortaklıklara vesile olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, Orta Asya, Balkanlar Afrika ve Güney Amerika gibi bölgelerin müşterek çalışmalar için eşsiz imkanlar sunduğunu ve bu fırsatları iş insanlarının en iyi şekilde değerlendirmesini beklediğini söyledi.