Iraklı uzmanlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 22 Nisan'daki Irak ziyareti sonrası terör örgütü PKK'ya bağlı sözde partilerin yasaklanması kararı ve terör örgütüne karşı atılan adımları AA'ya değerlendirdi.
Akademisyen ve siyaset bilimci Muhammed Amir Derşevi, terör örgütü PKK uzantısı 3 partinin yasaklanması kararının Irak'ın Türkiye ile ilişkilerini düzeltme doğrultusunda atılmış bir adım olduğunu, Irak'ın Türkiye gibi komşu bir ülke ile sorun yaşamaması gerektiğini vurguladı.
Derşevi, "Irak'ta terör örgütleri noktasında ciddi bir sorun var. Dünyada terör örgütleri listesinde yer alan grupların Irak'a getirilmesi ve onlara destek sunulması Irak halkının çıkarlarına aykırıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Musul'a bağlı Sincar'da halkın terör örgütü DEAŞ nedeniyle evlerini terk ettiklerini hatırlatan Derşevi, Irak hükümetinin, halkın tamamının dönüşü için politika üretip, Sincar'da güvenliği sağlaması gerekirken Haşdi Şabi içinde terör örgütleri listesinde yer alan bazı gruplara destek verdiğini savundu.
Derşevi, bu gruplardan birinin terör örgütü PKK olduğunu belirterek "Bunlara Haşdi Şabi'nin 8. Tugayı ve başka yollarla finans sağlanıyor. Bu Irak için iyi değildir." ifadelerini kullandı.
Irak yargısının terör örgütü PKK'ya bağlı sözde 3 partiyi yasaklaması kararını da değerlendiren Derşevi, şunları kaydetti:
"Irak yargısının PKK uzantısı 3 partiyi kapatma kararı, bu yanlışı düzeltmek için atılmış bir adımdır. Irak bu konuyu ciddiye almalı ve Türkiye gibi komşu bir ülke ile sorun yaşanmamalı."
Iraklı uluslararası ilişkiler uzmanı Ramazan Nasreddin de "Yasaklanan 3 partinin ideolojik açıdan PKK'ya bağlı oldukları görülüyor. Sloganlarından da bu durum anlaşılıyor. PKK da Irak yasalarına göre yasaklı örgüt olarak kabul ediliyor." ifadelerini kullandı.
Partilerin kapatılması kararının iki açıdan büyük önem taşıdığını aktaran Nasreddin, sözlerini şöyle tamamladı:
"Birincisi, yasal açıdan yasaklı partiler IKBY Parlamento seçimlerine giremezler. İkincisi de bu durum (yasaklanması) siyasi açıdan Irak ile Türkiye ilişkilerinin iyi olduğunu gösteriyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Irak ziyaretinden sonra birçok adım hayata geçirildi. PKK'nın yasaklı örgüt olarak kabul edilmesi bu adımlardan biri. TSK'nın IKBY-Irak sınırında operasyon düzenlemesi de bununla bağlantılıdır."