BM Filistin Halkının Vazgeçilmez Haklarının Kullanılması Komitesi (CEIRPP), BM Daimi Temsilciliklerinin katılımıyla soykırımın önlenmesine ilişkin sorumlulukların ele alındığı bir toplantı düzenledi.
Burada konuşma yapan Abdelhady, İsrail'in sadece BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) değil, BM Genel Sekreteri, Özel Raportörler, BM Güvenlik Konseyi (BMGK), BM Genel Kurulu, İnsan Hakları Konseyi (İHK), Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve İsrail'e karşı konuşma cesareti gösteren her ülkeye savaş açtığını dile getirdi.
İsrail'in, BM tarafından hedef alındığını iddia ettiğine işaret eden Abdelhady, "Esasen BM'ye açık savaş açan İsrail'dir." dedi.
Ateşkes, soykırım ve işgalin sonlanması ile Filistin'in özgür olmasını talep etmeye devam ettiklerinin altını çizen Abdelhady, "Dönüm noktasındayız. Ne kadar karanlık günlerden geçsek de adalet ve suçluların cezalandırılmasına yönelik umut hiç daha fazla olmamıştı." ifadelerini kullandı.
Abdelhady, uluslararası toplumun yükümlülüklerinin tartışmaya açık olmadığını kaydederek suçluları cezalandırmanın, soykırımı ve insanlık dışı işgali sonlandırmanın bir zorunluluk olduğunu vurguladı.
"Soykırım ve 57 yıllık yasa dışı işgalin üzerine İsrail'in BM üyeliğini askıya alma zamanı"
BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese de 7 Ekim 2023'ün ardından İsrail'in başlattığı şiddetin boşlukta gelişmediğini belirterek bunun, çok uzun zamandır süregelen kasıtlı, sistematik ve İsrail tarafından dayatılan zorunlu göçün bir parçası olduğunu ifade etti.
Gazze'deki durumu savaş suçu ya da insanlığa karşı suç olarak tanımlamadığını, soykırım demekte ısrarlı olduğunu söyleyen Albanese, "Çünkü bu bir soykırımdır." dedi.
Albanese, Filistin halkının yıllarca savaş suçu ve insanlığa karşı suçlara maruz kaldığını ancak son gelişmelerin ve durumun farklı olduğunu belirtti.
Uluslararası toplumun daha önce soykırım kurbanlarını koruyamadığı gibi şimdi de Filistinlileri korumakta başarısız kaldığını kaydeden Albanese, "Soykırım ve 57 yıllık yasa dışı işgalin üzerine İsrail'in BM üyeliğini askıya alma zamanı." diye konuştu.
Birçok ülkenin insan hakları karnesinin zayıf olduğunu aktaran Albanese, "Ancak hiçbir ülke İsrail gibi onlarca yıl BMGK, Genel Kurul, İHK, ve UAD'nin kararlarını yok sayarak yasa dışı işgal sürdürmemiştir. Artık yeter." ifadelerini kullandı.
Albanese, "yok etme" niyetinin oluşmasıyla birlikte "soykırım niyetinin" oluştuğunu belirterek, müdahale etmek için soykırımın gerçekleşmesini bekleme zorunluluğu olmadığını dile getirdi.
"Başarısız olduk. Soykırım gerçekleşti bile." diyen Albanese, hemen bunun sonlandırılması ve suçluların cezalandırılması gerektiğini vurguladı.
Albenese, soykırımın sinsi bir suç olduğunu, tek bir eylem değil süreç olduğunu söyleyerek hiçbir Filistinlinin İsrail yönetimi altında güvende olmadığının altını çizdi.