Açıklamada öne çıkan ifadeler şunlar oldu:
• Filistin halkının kendini savunma hakkı olan ilkel savunma silahlarının abartılarak hedef gösterilmesinin kabul edilemez olduğu belirtilirken, buna karşılık ABD’nin İsrail’e ölümcül silahlar ve ağır bombalar teslim etmeye devam ettiğine dikkat çekildi.
• Gazze’nin, Mısır için bir güvenlik duvarı olduğu ve halkının da Mısır ordusunun ön cephesini oluşturduğu ifade edilerek, Filistinlilerin stratejik olarak Mısır’la kader birliği içinde olduğu vurgulandı.
• Gerçek garantiler olmadan yapılacak herhangi bir ateşkesin, işgali sonlandırmak yerine meşrulaştıracağı, bunun da siyasi bir tuzak olacağı dile getirildi. Uluslararası topluma ve arabuluculara, İsrail’in daha önceki tüm anlaşmaları nasıl boşa çıkardığını hatırlatarak baskı çağrısında bulunuldu.
• Asıl meselenin, direnişin silahsızlandırılması değil, İsrail’in üç aşamalı mutabakata uymayı reddetmesi olduğunun altı çizildi. Açıklamada, İsrail toplumunun bile Başbakan Netanyahu’nun ateşkesi sabote ettiğini kabul ettiği vurgulandı.