Yaşları 5,7,9 olan iki erkek bir kız çocuğu annesi Gubn, AA muhabirine, 63 gün süren tutukluluğu boyunca yaşadığı zorlukları anlattı.

Filistinli kadın, işgalci İsrail’in hava saldırılarının ardından Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesindeki evinden üç çocuğu ve komşularıyla birlikte beldedeki El-Fahura Okuluna sığındı.

İsrail ordusu 27 Ekim'de Gazze Şeridi'ne kara saldırısı başlattı ve Aralık 2023'ün ortasından itibaren kademeli olarak Gazze kentinin kuzeyindeki bölgelerden çekilmeye başladı, bunu ocak ayının başında Gazze'deki mahalle ve bölgelerden kısmi çekilme izledi.

İsrail güçleri, Batı Şeria'da Filistinli ailelerin evlerine el koyarak askeri kışlaya dönüştürüyor İsrail güçleri, Batı Şeria'da Filistinli ailelerin evlerine el koyarak askeri kışlaya dönüştürüyor

Ordu, ocak ayı ortasında Gazze kenti ve kuzeydeki bazı bölgelere yönelik saldırılarına yeniden başladı.

Sığınma ve gözaltı

Filistinli kadın esir Gubn, “Savaş başladığında Kemal Advan Hastanesindeydim, oğlumun tedavi süreci bittikten sonra El-Fahura Okuluna sığındık. İşgal ordusu bizi bombaladı, eşimin ikinci eşi ve çocukları şehit oldu." dedi.

İsrail ordusunun okulu vurup baskın düzenlemesinin ardından çocuklarıyla koşarak dışarı çıkabildiğini belirten Gubn, bölgeyi terk etme kararı alarak, Refah kentine doğru yola çıktığını aktardı.

Gubn, "Çocuklarımla askeri kontrol noktasına vardığımda, askerler güneye çocuklarımı almadan geçmemi istedi. Çocuklarım olmadan ilerleyemeyeceğime dair ikna etmeye çalıştığımda ise askerler beni vurmakla tehdit etti ve çocuklarıma da annesiz güneye gidin dediler." ifadelerini kullandı.

Bir süre sonra askerlerin adını ve kimlik numarasını sorduğunu aktaran Gubn, daha sonra kadın ve erkek askerlerden oluşan başka bir taburun yanına gönderildiğini dile getirdi.

İşgalci İsrail askerleri çıplak arama yaptı

Gubn, işgalci İsrail askerlerinin arama yapmak için kendisinden soyunmasını istediğini, bunu askerlerin önünde yapmayı hemen reddettiğini ancak ölümle tehdit edilerek çıplak aranmaya zorlandığını söyledi.

İsrail askerlerinin tutumuna ilişkin Gubn, "İsrail askerleri elbiselerimi giydikten sonra ellerime ve ayaklarıma kelepçe taktı, gözlerimi bağladı. Sonra beni sürükleyerek bir yere götürdüler, oradan da askeri ciple başka bir yere. Orada da bir gece gözlerimiz, ellerimiz ve ayaklarımız bağlı şekilde kaldık." dedi.

Alıkonulduğu süre boyunca birçok kez çıplak aranmaya maruz kaldığını anlatan Gubn, işgalci İsrail askerleri tarafından işkence gördüğünü, ağır bir şekilde darbedildiğini ve sözlü tacize uğradığını belirtti.

Gubn, "Bizi askerlerle dolu büyük bir binaya götürdüler, elbiselerimizi çıkarmaya zorladılar, bana eziyet ettiler, dövdüler. Soğuk havalarda bizi ince hapishane kıyafeti giymeye zorladılar." diye konuştu.

Alıkonulmasına ilişkin ise Filistinli kadın, "Daha sonra bizi 8 gün boyunca askeri ciple El Halil ile Kudüs arasındaki Antoat Askeri Hapishanesine götürdüler. Orada da kıyafetlerimizi çıkarttırdılar, vurdular, hakarete uğradım, kötü muamele gördüm." ifadelerini kullandı.

Gubn, işgalci İsrail güçlerinin alıkoyduğu Filistinlileri saatlerce elleri ve ayakları bağlı şekilde tuttuğuna, darp ve işkence ettiğine dikkati çekti.

Filistinli kadın, sözlerine şöyle devam etti:

"Bizi önce çadır olduğunu düşündüğüm bir yere götürdüler, sorgulamaya ve Hamas mensubu olup olmadığımızla ilgili sorular sormaya başladılar.

Bana resimler gösterip, 'Bu sizin kocanız' dediler, ben de onlara 'Bu benim kocam değil sadece isim benzerliği var dedim. 8 gün süren sorgu ve işkencenin ardından beni bir otobüsle Dimona Hapishanesine götürdüler."

İşgalci İsrail askerleri Filistinli kadının eşyalarını çaldı

Alıkonulan Filistinliler, sorgulamanın ardından hapishanelere götürülerek günlerce hapishanede tutuldular.

Gubn, işgalci İsrail ordusunun alıkonulanları serbest bırakmadan önce başka bir cezaevine naklettiğini ve orada bir gece tuttuktan sonra alıkonulan Filistinlileri sabah saatlerinde gözleri ve elleri bağlı şekilde bilmedikleri bir yere götürdüğünü ifade etti.

İsrail askerlerinin takılarını ve parasını çaldığını anlatan Gubn, "Alıkonulduğumuzda üzerimde 12 bin Ürdün dinarı (yaklaşık 17 bin dolar) değerinde altın takı ve 3 bin Ürdün dinarı (yaklaşık 4 bin dolardan fazla) değerinde de nakit para ile kişisel eşyalarım vardı. Askerler beni, eşyalarımı aldığıma dair bir kağıt imzalamaya zorladılar." dedi.

Gubn, işgalci İsrail askerlerinin tüm eşyalarını çaldığını ve kimliği dışında hiçbir şeyi kendisine geri vermediklerini söyledi.

Filistinli kadın, alıkonulanları karşılayan Uluslararası Kızılhaç Komitesi temsilcilerinin bulunduğu Gazze-işgalci İsrail sınırındaki Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'na gelene kadar kelepçelerinin çıkarılmadığını kaydetti.

Gubn, 3 çocuğundan haber alamadığı için serbest kalmanın sevincini dahi yaşayamadığını sözlerine ekledi.

Editör: Islamist Agenda