Fransa'nın Lille şehrinde bulunan Averroes Lisesi, ülkenin ilk özel Müslüman lisesi olarak 2003 yılında eğitime kapılarını açtı. 800'den fazla öğrencisi bulunan bu kurum, 2008 yılından bu yana Fransız devleti ile yürüttüğü bir sözleşme kapsamında faaliyet gösteriyordu. Ancak, okula sağlanan devlet desteğinin 'idari başarısızlıklar ve şüpheli öğretim uygulamaları' gerekçesiyle kesileceği bildirildi.
Bu karar, Avrupa'nın en büyük Müslüman nüfusuna ev sahipliği yapan Fransa'da, özellikle 2015 yılındaki terör saldırıları sonrası Müslümanlara yönelik artan düşmanca tutumlar bağlamında tartışmalara yol açtı. Müslüman kadınların giydiği abaya gibi giysilerin devlet okullarında yasaklanması ve bir imamın sınır dışı edilmesi gibi olaylar da bu kararın arka planını oluşturuyor.
Averroes Lisesi'nin müdürü Eric Dufour, İçişleri Bakanlığı'nın yerel ofisinden henüz resmi bir bildirim almadıklarını belirtirken, okulun karara idari mahkemede itiraz etmeyi planladığını ifade etti. 2020 yılında Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan bir rapor, okulun cumhuriyetçi değerlere saygı gösterdiğine işaret ediyor. Fakat Dufour, devlet desteğinin kesilmesi halinde okulun finansal olarak ayakta kalamayacağını ve bu durumun öğrenci ücretlerinin iki katına çıkmasını gerektireceğini vurguluyor.
Öğrenci velisi Mohamed Daoudi, okulu eğitim başarısı nedeniyle tercih ettiğini belirtirken, içişleri bakanlığı yerel ofisinin kararını 'bir cadı avı' ve 'adaletsizlik' olarak nitelendiriyor. Daoudi, okulun kapanması durumunda çocuğunu Kanada'daki bir devlet okuluna göndermeyi düşündüğünü ifade ediyor ve bu durumu, Fransa'daki Müslüman azınlığa yönelik daha geniş çaplı baskının bir parçası olarak görüyor.
Bu gelişmeler, Fransa'da eğitim ve dini özgürlükler bağlamında önemli bir dönüm noktası oluşturuyor ve ülkedeki dini azınlıkların durumuna dair daha geniş tartışmaları tetikliyor.