IGMG: Mültecilerin kabulünde sivil toplum da düşünülmeli

Almanya’da mülteci sayısındaki artışla birlikte gittikçe daha da popülist bir dilin hâkim olduğu tartışmalar münasebetiyle açıklama yapan İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete, “Almanya güçlü bir sivil topluma sahip. Şehirler ve belediyeler mültecileri kabul ederken ve devam eden süreçlerde bunu göz önünde bulundurmalı. Cami cemiyetleri aktif destek vermeye her zaman olduğu gibi yine hazır” dedi.

“İnsani yardım konusunda yüzlerce cami cemiyeti el uzattı”

Artan mülteci sayısı ile birlikte, üstesinden gelinmesi gereken birtakım zorlukların da beraberinde geldiğini söyleyen IGMG Genel Sekreteri Mete, “Bunlar büyük ölçüde üretilmiş zorluklar ve bir beceri meselesi değil, daha ziyade arzu ve istek meselesi. Almanya insani yardım alanında büyük işler başarabilecek güçlü bir sivil topluma sahip ve bunu 2015 yılında etkileyici bir şekilde kanıtladı” ifadelerini kullandı. Mete, ayrıca insani yardım konusunda yüzlerce cami cemiyetinin el uzattığını, kalacak yer sağladığını ve çok değerli entegrasyon çalışmaları yürüttüğünü söyledi.

“Belediyelere destek vermeye hazırız”

Bugüne kadar cami cemiyetleri ile destek talebi anlamında hemen hiç irtibat kurulmadığını söyleyen Mete, “Bugün şehir ve belediyelerin sözde ‘çöküş’ ve ‘kriz’den söz ettiği bir ortamda akıllara şu soru geliyor: Ülkedeki güçlü sivil toplum neden meseleye dâhil edilmiyor? Çok yakın bir geçmişte yaşanan olumlu tecrübeler ortadayken neden böyle olduğunu anlamak mümkün değil. İslam Toplumu Millî Görüş olarak, Almanya cami cemiyetimizle birlikte, mültecilerin kabulü ve bakımları konusunda şehir ve belediyeleri aktif bir şekilde desteklemeye bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hazırız” dedi.

“Her geçen gün daha da popülist bir dil hakim oluyor”

İslam Toplumu Millî Görüş olarak, her geçen gün daha da popülist bir dilin hâkim olduğu mülteci tartışmalarını artan bir endişe ile takip ettiklerini söyleyen Genel Sekreter Mete, “Diskur gittikçe daha sağa kayıyor ve bu da aşırı sağcıların değirmenine su taşıyor. Anketlerin de ortaya çıkardığı üzere bu yol doğru bir yol değil ve toplumun selameti açısından hayati bir tehlike arz ediyor” dedi. Mete, mülteci politikasının aşırı sağ cenahtaki insanlardan oy devşirmek için asla uygun bir alan olmadığını, mülteci politikası ile endişe ekenlerin, seçim sandıkları kurulduğunda endişeli seçmenler biçeceklerini söyledi.

“İnsanlar göç etmeye devam edecek”

Mete, İslam Toplumu Millî Görüş olarak, sorumluluk ekseninde basiretli bir mülteci politikası yürütülmesi konusundaki çağrıyı bir kez daha yinelediğini söyleyerek, “İnsanların ülkelerini terk etmesine sebep olan hakikatlerle yüzleşme adına yapılması gereken hiçbir şey yapılmamışken, Birleşmiş Milletler’in alarm zilleri çalmasını anlamak mümkün değil. İnsanlar kendi ülkelerinde insan onuruna uygun bir yaşam mümkün olmadığı sürece göç etmeye devam edeceklerdir. İnsanların yaşam kalitelerini artırmaya çabalamak yerine, ülkelerini terk edemesinler diye ülkeler arası anlaşmalar yapılıyor. Bu vicdan ile asla bağdaştırılamayacak bir tutum” ifadelerini kullandı. Camia