İsrail'in henüz 24 yaşındayken tutukladığı ve 44 yaşında özgürlüğüne kavuşan Neccar, 20 yıl esaretin ardından döndüğü Gazze'de hayalini kurduğu kavuşmayı yaşayamadı.
AA muhabirine konuşan Neccar, 20 yıl sonra döndüğü memleketinde ailesi ve yıllardır kendisini bekleyen nişanlısını tarafından karşılanacağını hayal ederken, nişanlısının ve aile fertlerinin İsrail'in Gazze'deki Cebaliya Kampı'ndaki evlerine düzenlediği saldırıda şehit olduklarını öğrendi.
Gözaltına alındığında nişanlısının henüz çok genç olduğunu ifade eden Neccar, "İsrail hapishanelerinden kurtulduğum günü beklemek konusunda ısrar etmişti. Artık özgürlük anını endişeyle ve sabırsızlıkla bekler olmuştuk." dedi.
Neccar, "İsrail hapishanelerindeki tutukluluğum sırasında nişanlım beni sık sık ziyaret ederdi, geleceğimiz için hayaller kurardık. Bu sürede birlikte unutamayacağım çok anımız oldu." diye konuştu.
Hayatlarına dair en ufak detayları bile birbirleriyle paylaştıklarını ifade eden Neccar, "İleride kurmayı planladığımız yuvamızı en ince ayrıntısına kadar hazırlamıştık. Ev eşyalarından süslemesine kadar her konuda birlikte konuştuk karar verdik. Nişanlım ev dekorasyonunda ince bir zevke sahipti." ifadesini kullandı.
Neccar, artık sadece nişanlısının geçen sene umrede iken çekildiği fotoğraflar ile birlikte yaşamayı hayal ettikleri evin fotoğraflarına bakmakla yetindiğini söyledi.
Ailesi ve nişanlısının vefat haberini hapishanede aldı
Neccar, hapishanede iken ailesinin evinin İsrail güçleri tarafından bombalandığı ve ailesinden hayatını kaybedenler olduğu haberini arkadaşlarından aldığını aktardı.
Arkadaşlarının onu üzmemek için olayı yavaş yavaş aktardığını kaydeden Neccar, o günü şöyle anlattı:
"Önce amcamın oğlu ve onun çocuğunun hayatını kaybettiğini ve bazı yaralılar olduğunu söylediler. Ancak bana hayatta her şeyin mümkün olabileceğini söylemeye başladıklarında durumu anlamaya başladım.
Ailemin ve nişanlımın başına bir şeyler geldiğini hissettim. Daha sonra da Cebaliya Kampı'ndaki evimizde bulunan herkesin öldürüldüğü haberi geldi. Babamın, nişanlımın, nişanlımın annesi ve kardeşinin hayatını kaybettiğini öğrendim."
Neccar, böyle bir haberi beklemediğini ve üzüntüye boğulduğunu belirtti.
Belirtilen mahkumiyet süresinin bitiminde İsrail Hapishaneler İdaresi'nin kendisini serbest bırakmadığını ifade eden Neccar, tutukluluğunun gerekçe olmaksızın 8 ay daha uzatıldığını kaydetti.
Neccar, tutukluğu boyunca çok ağır işkencelere maruz kaldığını, aç bırakıldığını; üstelik ailesinin ve nişanlısının hayatını kaybettiğini de bildiğini dile getirdi.
Serbest bırakıldıktan sonra da İsrail'in zulümlerinin devam ettiğini anlatan Neccar, İsrail'in Gazze Şeridi'nde güneyden kuzeye geçişleri engellediğine dikkati çekti.
Nişanlısının mezarının Gazze Şeridi'nin kuzeyinde olduğunu, kendisinin ise güneyde bulunduğunu belirten Neccar, İsrail ordusunun bölgede askeri kontrol noktaları kurarak geçişleri engellediğini, bölgeye yaklaşanları da vurduğunu belirtti.
Neccar, "Cebaliya Kampı'ndaki kabristana defnedilen nişanlım ve aile fertlerinin ziyaretine izin verilmiyor. Hayat tabii ki devam ediyor fakat nişanlımın öldüğünü kabullenmek ve mezarını ziyaret dahi edememek çok zor bir imtihan." sözleriyle yaşadığı üzüntüyü dile getirdi.
"Yine mutlu olacağız"
Neccar'ın annesi Ummu Nail ise, "Şu hayattaki en büyük isteğimiz Nail'in hapishaneden çıkmasıyla yaşayacağımız sevinçti. Fakat devam eden İsrail saldırıları ve içinde bulunduğumuz şartlar buna izin vermiyor." diye konuştu.
İsrail'in devam eden saldırıları ve binlerce can kaybı yaşanırken sevinmenin artık çok uzak bir hayal olduğunu ifade eden Um Nail, "Nişanlısını ve aile fertlerini kaybeden Nail'in kalbi paramparça. Bu durumda oğlumun sevinmesi imkansız. Fakat saldırılar durunca yine mutlu olacağız." dedi.