Bu kampanyanın, İsrail'in "azınlıkları koruma" bahanesiyle Suriye'ye müdahalesini meşrulaştırmayı hedeflediği belirtildi.

Sistematik manipülasyon

Araştırma, yaklaşık 20 bin tweet üzerinde yapılan analizlerle, platformda büyük miktarda yanlış bilginin yayılmaya çalışıldığını ve mezhepsel gerilimlerin kasıtlı olarak abartıldığını gösterdi. Kampanya, "azınlıkların İsrail korumasına ihtiyaç duyduğu" fikrini yaymak için sistematik bir şekilde bilgi manipülasyonu yapıyor.

Analize göre, bazı hesaplar dış müdahaleleri veya ayrılıkçı projeleri destekleyen anlatıları yeniden üretiyor ve Esad rejimi döneminde Suriye'nin daha iyi durumda olduğu yönünde iddiaları yayıyor.

Üç tür hesap

Araştırmayı yürüten gazeteci Murad el-Kutli, kampanyaya katılan hesapların üç gruba ayrıldığını belirtti:

  1. İsrail'e ait hesaplar: Bilinen hesapların yanı sıra kimliği belirsiz olanlar da bulunuyor. Bu hesaplar, İsrail'in dijital ekipleri ve Arapça isimlerle açılmış hesaplar tarafından destekleniyor.
  2. Esad yanlısı hesaplar: Bazıları eski hesaplar olmasına rağmen, Esad'ın Aralık 2024'te devrilmesinden sonra yeniden aktif hale geldiler. Ayrıca, 2025 yılı başından itibaren yüzlerce yeni hesap oluşturuldu.
  3. Kimliği belirsiz hesaplar: Bu hesaplar, İsrail'in "azınlıkları koruma" iddialarını desteklerken, bazıları kendilerini Iraklı ya da Kürt olarak tanıtıyor.

Bu hesaplar, İsrail yanlısı ve Esad destekçisi içerikleri yeniden paylaşarak belirli hashtaglerin yayılmasını sağlıyor ve bu anlatıların daha geniş bir kitleye ulaşmasına katkıda bulunuyor.

ABD'den Gazze için diyalog çağrısı, İsrail'den saldırı sinyali ABD'den Gazze için diyalog çağrısı, İsrail'den saldırı sinyali

Organize yayılım ve bot kullanımı

Araştırma, bazı hesapların kısa sürede yoğun etkileşim aldığını ve otomatik hesaplar (botlar) tarafından desteklendiğini ortaya koydu. Bu hesapların günde 200'den fazla tweet atması, organize bir stratejiyle çalıştıklarını gösteriyor.

Toplumsal barışa eehdit

Araştırmayı yürüten gazeteci Murad el-Kutli, bu tür dijital kampanyaların Suriye'deki toplumsal barış ve güvenlik için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Mezhepsel gerilimleri körükleyen bu tür organize çalışmaların, yanlış bilgilerin hızlı bir şekilde yayılmasına neden olduğunu vurguladı.

Kutli, sosyal medya kullanıcılarını içeriklere şüpheyle yaklaşmaya ve doğruluğu teyit edilmemiş bilgilere tepki vermemeye çağırdı. Ayrıca, bu kampanyaların arkasındaki finansörlerin ve amaçlarının daha derinlemesine araştırılması gerektiğini ifade etti.

İşgalci İsrail'in müdahalesi ve planları

Esad rejiminin devrilmesinden bu yana İsrail, Suriye'nin güneyine askeri müdahalelerde bulunuyor ve çeşitli askeri hedeflere saldırılar düzenliyor. İşgalci İsrail Başbakanı Netanyahu, Suriye'deki Dürzileri "koruma" bahanesiyle askeri harekat tehdidinde bulundu.

İşgalci İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar ise Suriye'nin tek bir devlet olarak yönetilmesinin gerçekçi olmadığını, azınlıkların özerk yönetimlere sahip olabileceği bir federasyon modelinin daha mantıklı olduğunu belirtti.

Ayrıca, "Wall Street Journal" gazetesi, İsrail'in Suriye'deki Dürzileri yeni yönetime karşı kışkırtmak için 1 milyar dolar harcamayı planladığını ortaya koydu.

daily ummah