Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen toplantının ardından Libya Devlet Yüksek Konseyi ve TM'den 130 üyenin yaptığı yazılı açıklamada, Libya'da istikrarı sağlamak, modern, sivil bir devlet inşa etmek için ulusal uzlaşı ve toplumsal barışı desteklemenin önemli olduğu belirtildi.
Toplantıya katılanların "6+6" Komitenin belirlediği ve TM'nin onayladığı seçim yasalarına bağlı olduğu kaydedilen açıklamada, seçimlere ulaşmak için her iki meclisin (Devlet Yüksek Konseyi ve TM) üyeleri tarafından bir yol haritası teklifi sunulması gerektiği ifade edildi.
Açıklamada, seçim sürecini yönetecek yeni bir birlik hükümeti kurulması için TM'nin yeni hükümetin aday başvurularını kabul etmeye başlaması çağrısı yapıldı.
Libya Devlet Yüksek Konseyi ve TM üyelerinden oluşan 120 kişilik bir grup 28-29 Şubat'ta Tunus'ta toplanmış ve TM tarafından onaylanan seçim kanunları çerçevesinde parlamento ve devlet başkanlığı seçimlerinin yapılması konusuna bağlılıklarını ifade etmişti.
Libya'da uluslararası ve yerel kuruluşların defalarca yaptığı çağrılara rağmen parlamento ve devlet başkanlığı seçimleri, seçim kanunları üzerindeki anlaşmazlıklar nedeniyle uzun süredir yapılamadı.
Trablus'taki Devlet Yüksek Konseyi ve ülkenin doğusundaki Tobruk kentinde yer alan Temsilciler Meclisi (TM) altışar üyesinden oluşan Seçim Yasalarını Belirleme (6+6) Komitesi, 6 Haziran 2023'te seçim kanunları üzerinde anlaşmaya vardı.
TM, 4 Kasım 2023'te 6+6 Komitenin belirlediği seçim yasalarını onayladığını duyurdu ancak Devlet Yüksek Konseyi TM'yi 6+6 Komitenin belirlediği seçim kanunlarını değiştirmekle itham ederek, yalnız "6+6 Komitenin belirlediği seçim yasalarına bağlı olduğunu" açıkladı.
TM, Devlet Yüksek Konseyinin itirazına rağmen onayladığı seçim kanunlarını resmi gazetede yayımladı ve seçim kanunlarının yürürlüğe girdiğini savundu. İki kurum arasındaki söz konusu anlaşmazlık nedeniyle seçimlerle ilgili süreç başlatılamadı.
İki kurum için en belirgin anlaşmazlık noktası ise devlet başkanlığına adaylık şartları konusunda yaşanıyor.
Devlet Yüksek Konseyi, asker ve çifte vatandaşlığı bulunanların (Halife Hafter) devlet başkanlığı seçimlerinde aday olamayacağını, TM ise bu durumun adaylık için bir engel teşkil etmediği görüşünü savunuyor.