İsrail'in işgali altındaki Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa, İslam'ın en kutsal üçüncü mekanı olarak kabul ediliyor.
Ramazan ayının gelmesiyle Doğu Kudüs ve 3 semavi dinin kutsal mekanlarına ev sahipliği yapan Eski Şehir'deki hayat bu yıl da Mescid-i Aksa etrafında şekillendi.
İftar saatleri, vakit, teravih ve cuma namazlarında Filistinliler ve Müslümanlar, İsrail polisinin kısıtlamalarına rağmen Mescid-i Aksa'ya akın etti.
Ramazan ayının son 10 günündeyse, Filistinliler ve dünyanın dört bir yanından gelen Müslümanlar, Mescid-i Aksa'da çadırlar kurarak itikafa girdi.
İtikafa giren Müslümanlar, günlerini Mescid-i Aksa'da ibadet, Kur'an-ı Kerim tilaveti, sohbet ve ilim meclisleriyle geçirdi.
AA ekibi, Mescid-i Aksa'da itikafa giren Filistinlilerle konuştu.
Filistinliler, Mescid-i Aksa'nın sadece Filistinlilere değil tüm İslam alemine ait olduğunu vurgulayarak bu yıl ramazanı buruk geçirdiklerini, Gazze için dua ettiklerini söyledi.
Oğlu Yusuf ile itikafa girdiğini aktaran İsrail vatandaşı Filistinli Muhammed Masarve, 2000'den itibaren bu ibadeti gerçekleştirdiğini anlattı.
Aksa'yı "gökyüzüne açılan kapı" olarak tanımlayan Masarve, "sabah namazından sonra dua namazı kıldıklarını, Mescid'de Kur'an-ı Kerim derslerine, tecvit, tefsir gibi ilim halkasına katıldıklarını", öğle namazından sonra uyuduklarını aktardı.
İkindi namazından sonra iftar için alışveriş yaptıklarını, yemeklerini pişirdiklerini vakit kalırsa da Kur'an-ı Kerim okuduklarını dile getiren Masarve, iftar yaptıktan sonra akşam namazı ardından kahve, tatlıyla vakit geçirdiklerini kaydetti.
Masarve, zamanın hızlı geçtiğini belirterek bu yılın diğerlerinden farklı olmasına ilişkin şunları söyledi:
"Kalbimiz Gazze'deki kardeşlerimizle. Acı duyuyoruz, kalplerimiz kırık. Batı Şeria'daki kardeşlerimiz buraya gelemiyor. Burada Gazze'den, Batı Şeria'dan kardeşlerimizin olduğu günleri özlüyoruz.
Bu yıl görüyorsunuz Batı Şeria'dan sadece 50 yaşın üzerinde insanlar var. Gençlerimiz aramızda değil. Tam bir mutluluk yok. Bizler, Allah'ın inayetiyle, Aksa'ya bağlılığımızla mutluyuz ama halkımıza olanlar karşısında buruklaşıyoruz. Allah bizleri kurtarsın."