Mendelavi ve heyetini TBMM'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Kurtulmuş, komşu, kardeş ve halkları arasında asırlardır gönülden kuvvetli bağları bulunan iki ülke olarak, bundan sonra da yakın çalışma içerisinde ilişkileri çok daha ileri noktalara götüreceklerini belirtti.

İki ülke arasında ticaret, sanayi, kültür, turizm ve eğitim başta olmak üzere tüm alanlarda karşılıklı işbirliğini geliştirmek için önemli bir zeminin mevcut olduğunun altını çizen Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gelecek hafta Irak'a yapacağı ziyaretin fevkalade önemli bir dönüm noktası teşkil edeceğine inandığını dile getirdi. Kurtulmuş, her iki ülke arasındaki işbirliğini daha ileri götürebilmek için mevcut projelerin üzerinde mutabık kalınması ve anlaşmaların imzalanmasının mümkün olduğu bir ziyaret gerçekleştirileceğini belirti.

BBP Genel Başkanı Destici'den muhalefet milletvekillerine tepki BBP Genel Başkanı Destici'den muhalefet milletvekillerine tepki

Bağdat'ın, kültür ve medeniyetlerin beşiği tarihi bir kent olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, Irak'ın bütün şehirleriyle birlikte yeniden tarihteki muhteşem günlerine geri dönmesini arzu ettiklerini, bunun için de dost ve kardeş Türkiye olarak Irak'a tüm desteği vermeye hazır olduklarını vurguladı. Kurtulmuş, başta Kalkınma Yolu Projesi olmak üzere önemli projelerin hem Irak'ın hem bölgenin gelişmesine hem de iki ülke arasındaki ilişkilerin artmasına büyük katkısı olacağına inandıklarını dile getirdi.

Kurtulmuş, bugün yaşanan gelişmelerin, bölge ülkelerinin çok daha yakın bir işbirliği içerisinde olmasını zorunlu kıldığını söyledi.

İsrail'in Gazze'de 6 aya yakın süredir sürdürdüğü insanlık dışı katliam ve artık soykırım boyutlarına ulaşan insanlık suçlarındaki en büyük cesaretinin, arkasındaki Batı ülkelerinin desteği değil komşu ve Müslüman ülkelerin iradesizliği, güçsüzlüğü, dağınıklığı ve ortak hareket edememesi olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Bu çerçevede bizler önce kendi ülkelerimizde birliği, beraberliği, bütünlüğü sağlamak; bölge ülkeleri olarak işbirliği imkanlarını artırmak ve ortak projelerle bölge halklarının huzur ve refahını geliştirmek mecburiyetindeyiz. Eğer bu perspektifte hareket etmezsek emperyalizmin önümüzdeki dönemde yeni birtakım yöntemlerle Müslüman ülkelerin arasındaki dağılmayı daha da arttıracağı, kuvvetlendireceği aşikardır. İsrail hükümetinin Gazze'deki bu saldırıları, Filistin'i bir çözümsüzlüğe ötelemesi ve özellikle 'Hamas'ı buradan çıkarıyoruz' maskesi altında halkın Gazze'den çıkarılarak sürgüne gönderilmesiyle birlikte yeni bir çılgınlığa adım atmak üzere oldukları görülüyor. Buna hep beraber mani olmak ve uygulanmasının önüne geçmek zorundayız."

Editör: Islamist Agenda