Bruttin, bir programa katılmak üzere geldiği Cenevre'de İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana yoğun saldırısı altında olan Gazze'deki gazetecilerin öldürülmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gazze'deki gazetecilerin son derece endişe verici tehditlerle karşı karşıya olduğunu kaydeden Bruttin, "Uluslararası basına kapalı böyle bir alana sahip olmak oldukça alışılmadık bir durum. Tüm haber kapsamı, sivil olarak risk altında ve hedef alınabilecek olan yerel Filistinli gazetecilere dayanıyor. Bu yüzden orada olup bitenler konusunda çok endişeliyiz." dedi.
Bruttin, uluslararası toplumun öncelikli sorumluluğunun "İsrail ve ordusuna politikalarının değişmesi için gerçek anlamda baskı yapmak" olduğunu belirterek İsrail'in gazetecileri korumaya yönelik bariz niyet eksikliğinin görünen bir gerçek olduğunu söyledi.
İsrail'in onları sadece koruyamamakla kalmadığının altını çizen Bruttin, 140 civarında gazetecinin önemli bir kısmının kasıtlı öldürüldüğüne ve hedef alındığına inanmak için sebeplerinin olduğunu dile getirdi.
"Gazze'deki gazetecileri terörist olarak göstermeye çalışıyorlar"
Bruttin, "Bu da yetmezmiş gibi şimdi İsrail ordusunun, Filistinli gazetecileri terörist olarak göstermeye çalıştığını görüyoruz. Dolayısıyla bu eğilimden de çok endişeliyiz. Geçmişte İsrail ordusundan tatmin edici olmayan yanıtlar aldık ancak yine de basının korunması açısından uluslararası standartlara uyduklarını iddia etmeye çalışıyorlardı. Şu anda açıkça yalan söylüyorlar ve Gazze'deki gazetecileri terörist olarak göstermeye çalışıyorlar." ifadelerini kullandı.
Gazze'deki gazetecilerin susturulması halinde çatışmalarla ilgili habercilik açısından büyük sorun yaşanacağının çok açık olduğuna dikkati çeken Bruttin, Gazze'deki gazetecilerin bitkin olduğunu ve sivil hayatta su, yiyecek ve elektrik sıkıntısı yaşadıklarını belirtti.
"Gazze'deki çatışmanın özel doğasının farkındayız"
"Gazetecilerin buna rağmen çatışmayı haber yapmaları gerekiyor ve bunu büyük bir tehlike altında yapıyorlar." diyen Bruttin, sözlerini şöyle tamamladı:
"(Gazze'nin gazeteciler için tehlikeli bir yer olması) Bu kadar kısa bir sürede bunun oldukça eşi benzeri görülmemiş bir durum olduğunu düşünüyorum ancak 21. yüzyılın başında çok şiddetli ve sert savaşlar gördük. Irak'taki savaş gazeteciler için bir kabustu ve orada yüzlerce gazeteci öldürüldü. Gazze'deki çatışmanın özel doğasının farkındayız ancak maalesef, uluslararası basında çok az yer alan çatışmalarda yerel gazetecilerin çok yüksek bir bedel ödemesinin de çok olağan bir durum olduğunu biliyoruz."