Sınır Tanımayan Doktorların (MSF) Gazze'deki proje koordinatörü Jacob Burns, "ateşkes olmadan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) kabul edilen yardımların girişi için acil adım atılmasını öngören karar tasarısının" Gazze için çözüm olmadığını ifade etti.
MSF'nin internet sitesinde Burns'ün, BMGK'de kabul edilen Gazze'ye yardımların girişi için acil adım atılmasını öngören karar tasarısına ilişkin yazılı açıklaması yayımlandı.
Gazze'deki insanların hayatlarının kurtarılması için tek yolun "aşırı şiddete ve Filistinlilerin toplu olarak cezalandırılmasına son vermek" olduğunu belirten Burns, "Gazze'deki insanlara yardım sağlamak için daha fazlasını yapmak istiyoruz ancak devam eden bombardıman ve çatışmalar bizi giderek daha küçük bir bölgeye sıkıştırıyor." ifadesini kullandı.
Burns, İsrailli yetkililerden çalıştığı "Nasser" hastanesinin hedef alınmayacağı konusunda teminat almalarına rağmen, hafta başında havadan "hastane yakınındaki binaların derhal boşaltılmasını emreden bildiriler" düştüğünü bildirdi.
Bu şartlar altında ihtiyacı olanlara güvenli bir şekilde tıbbi yardım sağlamanın imkansız olduğunun altını çizen Burns, hastaneler ve sağlık çalışanlarının asla hedef olmaması gerektiğini kaydetti.
Gazze'deki insanların güvenlik arayışı içinde bulunduğu yerlerden kaçmak zorunda kaldığını ve bu kişilerin çoğunun başlarını sokacak yerlerinin olmadığını ifade eden Burns, en güneydeki şehir olan Refah'ın savaş öncesi 300 bin olan nüfusunun şimdi en az 1,2 milyon olduğuna dikkati çekti.
Güneydeki kötü yaşam koşullarına rağmen İsrail ordusunun Gazze'nin orta kesimlerini boşaltma emrini takiben, BM'ye göre şimdiden 100 bin kişinin daha yerinden olduğunu belirten Burns, bu kişilerin yaşaması için gerekli yer ve koşulların sağlanması gerektiğine işaret etti.
BMGK'de Gazze'de genişletilmiş insani yardımların kesintisiz ve güvenli erişimi için "acil adım atılması" talep edilen karar tasarısı 4 kez yapılan ertelemenin ardından 22 Aralık'ta kabul edilmişti.
Tasarı, 15 üyeli BMGK'de 13 "evet" oyu alırken, oylamada ABD ve Rusya "çekimser" kalmıştı.