Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi'nde Türk Arap Sanat Evi, Türk Arap Derneği ve Arap Topluluğu Birliği tarafından düzenlenen "Türk-Arap Sanatçıları Buluşması-4" etkinliğine yurt içi ve yurt dışından çok sayıda sanatçı ve sanatsever katıldı.
Resim, fotoğraf ve seramik gibi eserlerin yer aldığı serginin yanı sıra resim atölyesi, müzik ve şiir dinletisi gibi etkinliklere de ev sahipliği yapan program kapsamında Filistin için dualar edildi.
"Sanatçılarımızla Filistin konusunu gündeme aldık"
Türk Arap Derneği Başkanı Metin Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk ve Arap sanatçıları bir araya getirmek amacıyla düzenledikleri programa ressam, fotoğrafçı ve şairlerden oluşan sanatçıların katıldığını söyledi.
Ev sahipliği yapan Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi'ne teşekkür eden Turan, "Gündemimizde tabii ki Gazze ve Arap dünyası var. Türk ve Arap sanatçılarımızla birlikte burada resimleri sergiledik. Ayrıca tabii ki Filistin konusunu gündeme aldık. Görmüş olduğunuz gibi yaklaşık 16 ressam, 3 de fotoğrafçımız katılıyor ve Gazze'deki yaşanan olayları protesto etmek için burada özel bir yerimiz var." dedi.
Turan, etkinlikler kapsamında Türk ve Filistinli sanatçıların, eserleriyle dünyaya bir mesaj verdiğini dile getirdi.
Ressam Eylül Duru, Gazze'de yaşanan soykırıma karşı bir farkındalık oluşturması için Uluslararası Türk Arap karma resim sergisine katıldığını belirterek, "Yaşanan soykırımı resimlerimde anlatmak istedim. Soykırıma hayır diyorum, barışa evet diyorum." şeklinde konuştu.
İkinci Nekbe adlı tablosuna ilişkin bilgi veren Duru, "Nekbe, Filistinliler için bir soykırımdı. Şu an yaşananları Filistinliler 'İkinci Nekbe' olarak adlandırmışlar ve ben de öyle olduğunu düşünüyorum. Çünkü çok fazla masum insan hayatını kaybetti." dedi.
Duru, "Bir an önce soykırımın durmasını ve barışın gelmesini diliyorum. Sergide toplam dört eserim var. Satıştaki bütün eserlerimi Gazze'ye bağışlıyorum. Barış dolu bir dünya diliyorum." değerlendirmesini yaptı.
Suriye asıllı seramik ve resim sanatçısı Emel Sabah ise Türkiye'ye 10 sene önce her şeyini kaybettikten sonra Arapça öğretmeni olarak geldiğini, halen öğrencilerine ders vermeye devam ettiğini söyledi.
Yaptığı seramik, resim ve tablolara ilişkin bilgiler veren Sabah, "Çocukları çok seviyorum, eserlerimi onlar için yapıyorum. İstanbul'u da memleketim gibi çok severim." ifadesini kullandı.
İstanbul'da 20'ye yakın sergide eserlerini sanatseverlerle buluşturma imkanı bulduğunu anlatan Sabah, "İlk özel sergimin adı Turkuazdı, Türkler bu sergiye geldiler ve çok beğendiler. Bu yüzden yani devam ediyorum. Aslında şiir de yazıyorum fakat yabancı dil dersi almadım. Bazen anlamıyorlar, bu yüzden ben de resim yapmaya başladım." dedi.
Sabah, 10 yılda 70'e yakın resim tablosu yaptığını, sergide yer alan Ayasofya adlı tablosunu çok sevdiğini ve mesajını eserleriyle vermeye çalıştığını kaydetti.
Filistin'de yaşananların çok büyük bir acı olduğunu, her şeyini kaybeden insanların yaşadıklarını kendisinden bildiğini ve orada yaşananlara kendi ülkesi gibi üzüldüğünü ifade eden Sabah, Filistin ve Kudüs için 3 tablo yaptığını, oradaki zulümün sona ermesi için dua ettiklerini sözlerine ekledi.