Hanna, İsrail’in Gazze’ye odaklanan uluslararası kamuoyunu fırsat bilerek Batı Şeria’da askeri operasyonlarını yoğunlaştırdığını belirtti. Özellikle Cenin, Tubas ve Tulkarim’de saldırılarını artıran İsrail’in, bölgeyi daha geniş jeopolitik planlarının bir parçası olarak gördüğünü vurguladı.

Uzman, İsrail’in Batı Şeria’yı ele geçirme çabasının Ürdün ve Suriye gibi doğu cephelerine yönelik stratejik bir hamle olduğunu ifade etti. Yoğun yerleşim faaliyetleri ve askeri operasyonların temel hedefi, Filistinlileri topraklarından koparmak ve bölgeyi demografik olarak yeniden şekillendirmek.

İsrail’in Üç Temel Zorlukla Karşı Karşıya Olduğu

Hanna’ya göre, İsrail’in Filistinlilere yönelik sistematik saldırıları üç temel sorun nedeniyle kalıcı bir çözüm sağlayamıyor:

1. Coğrafi Derinlik Eksikliği: İsrail, Batı Şeria’da geniş hareket alanına sahip değil.

2. Demografik Dengesizlik: Filistin nüfusu sürekli artarken, İsrail bunu dengelemek için Filistinlileri izole etmeye çalışıyor.

3. Topografik Zorluklar: Batı Şeria’nın dağlık yapısı, İsrail’in askeri operasyonlarını zorlaştırıyor.

Cenin ve Tulkarim’de Artan Saldırılar

İsrail, Gazze’de Ariel Şaron’un 1980’lerde uyguladığı yıkım modelini Batı Şeria’ya taşıyor. Cenin’deki Dımac Mahallesi tamamen yok edilirken, Tulkarim’in Nur Şems Kampı da günlerdir İsrail ordusunun saldırısı altında.

Birleşmiş Milletler’e bağlı UNRWA, son operasyonlarda 40 binden fazla Filistinlinin yerinden edildiğini bildirdi. 7 Ekim 2023’ten bu yana Batı Şeria’da 911 Filistinli şehit edildi, 7 bin kişi yaralandı ve 14 bin 500 Filistinli gözaltına alındı.

Hamas'tan İsrail'in, teslim edilen 4 cenazeden birinin İsrailli esire ait olmadığı iddiasına cevap Hamas'tan İsrail'in, teslim edilen 4 cenazeden birinin İsrailli esire ait olmadığı iddiasına cevap

İsrail’in Batı Şeria’daki askeri operasyonları, Filistinlilerin topraklarını terk etmelerini zorlamak ve bölgeyi kalıcı olarak İsrail kontrolüne almak için bir planın parçası olarak değerlendiriliyor.

daily ummah