BMGK, İran'ın talebi ve Rusya, Çin ve Cezayir'in desteğiyle acil oturumla toplandı.

Çin'in BM Daimi Temsilcisi Fu Cong, Heniyye'ye yönelik suikastı güçlü şekilde kınarken, bunun BM Şartı'nın temel ilkelerini çiğnediğini dile getirdi.

BM: Lübnan'dan yaklaşık 560 bin kişi Suriye'ye geçti BM: Lübnan'dan yaklaşık 560 bin kişi Suriye'ye geçti

Fu, "Çin, bu olayın bölgede meydana getirebileceği karışıklıktan derin endişe duyuyor." dedi.

Cezayir'in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama ise "Felaketin eşiğindeyiz." uyarısında bulundu.

Heniyye'ye yönelik suikastı "terör faaliyeti" olarak tanımlayan Bendjama, bunun uluslararası hukuku ve İran'ın egemenliğini ihlal ettiğini kaydetti.

Bendjama, suikastın tek bir kişiyi hedef almadığını belirterek, "Saldırı, diplomatik ilişkilerin ve küresel düzenin temelini oluşturan egemenliğin kutsallığını ihlal etmiştir." ifadesini kullandı.

İsrail'in söz konusu "terör faaliyetini" en güçlü şekilde kınadıklarının altını çizen Bendjama, İsrail'in kanlı politika seçerek Gazze, Batı Şeria, Yemen, Lübnan, Suriye ve şimdi de İran'da şiddeti sürdürdüğünü söyledi.

Bendjama, "Bu çılgınlık ne zaman sona erecek?" sorusunu yönelterek, uluslararası toplumun masum kanı akarken ve uluslararası hukuk parçalarına ayrılırken sessiz kalmaması gerektiğini vurguladı.

Rusya'nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanski de Heniyye'ye yönelik suikastı güçlü şekilde kınadıklarını bildirdi.

Bu olayın Gazze'de ateşkes müzakerelerine büyük darbe vurduğuna işaret eden Polyanski, "İran'ı bölgesel bir çatışmaya çekme çabaları zaten kaynama noktasında olan bölgeyi daha da istikrarsızlaştırıyor." değerlendirmesini yaptı.

Polyanski, Orta Doğu'da üst düzey siyasi ve askeri kişilere yönelik suikastların bölgeyi savaşın eşiğine getirdiğini belirterek, gerginliğin azaltılmasının hiç olmadığı kadar önemli olduğunu vurguladı.

Dmitry Polyanski, kapsamlı bölgesel savaşın engellenmesi gerektiğinin altını çizdi.

ABD ve İngiltere İran'ı suçladı

ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood ise İsrail'in kendini "Hizbullah ve diğer teröristlerden" koruma hakkı olduğunu belirterek sözlerine başladı.

ABD'nin İsrail'in Beyrut'un güney bölgesine düzenlediği saldırıya dahil olmadığını ifade eden Wood, "Hizbullah'ın bu saldırıdan sorumlu olduğuna dair hiçbir şüphe yok." değerlendirmesinde bulundu.

Wood, Hizbullah'ın İran'ın desteğiyle İsrail'e 8 Ekim'den beri saldırılar düzenlediğini kaydederek, BMGK üyelerinin bu saldırıları kabul etmemesi gerektiğini ifade etti.

İran'ın BMGK kararlarına uymak zorunda olduğunu belirten Wood, BMGK'nin İran'ın bölgesel barış ve güvenliği tehdit eden davranışlarına karşı ilave tedbirleri gözden geçirmek zorunda olduğunu söyledi.

Wood, ABD'nin Heniyye'nin ölümüyle de bir bağlantısı olmadığını kaydetti.

"Daha geniş bir savaş kapıda değil ve bu durumun üstesinden gelinebilinir." diyen Wood, İran ve desteklediği "teröristlerin" sürekli bölgesel çatışma riskini tetiklediğini dile getirdi.

Wood, İran üzerinde nüfuzu bulunan BMGK üyelerinin Tahran'a baskıyı artırmasını talep etti.

İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward da artan şiddetin kimsenin çıkarına olmadığının altını çizdi.

Acil itidal çağrısında bulunan Woodward, "Uzun vadeli barış, bombalar ve silahlarla sağlanamaz." ifadelerini kullandı.

İran destekli Husilerin İsrail'e saldırılarının sürdüğüne işaret eden Woodward, İran'ı suçlayarak, bunun sonlanması gerektiğini söyledi.

Woodward, İngiltere'nin İsrail'in güvenliğine olan bağlılığının sarsılmaz olduğunu belirterek, İsrail'in meşru müdafaa hakkı bulunduğunu kaydetti.

Editör: Islamist Agenda