İsrail basınına göre, El Halil’deki kaçak yerleşim birimi Adorim yasallaştırıldı İsrail basınına göre, El Halil’deki kaçak yerleşim birimi Adorim yasallaştırıldı

Özellikle Türkiye’nin bölgedeki nüfuzunun artması ve Ahmed Şer’a liderliğinde yeni bir hükümetin kurulması, İsrail’in güvenlik kaygılarını artırıyor.

Hamas ve Golan Endişesi

Ben Yishai, Suriye’deki değişen siyasi ortamın Hamas’ın İsrail’e karşı saldırılar düzenlemesi için bir fırsat yaratabileceğinden endişe duyulduğunu belirtti. İsrail, özellikle Golan Tepeleri ve Celile bölgesinden gelebilecek tehditlere karşı dikkatli. İsrail Hava Kuvvetleri’nin son dönemde Suriye’deki bazı silah depolarına düzenlediği saldırılar, bu tür tehditleri önleme çabası olarak değerlendiriliyor.

Türkiye’nin Artan Etkisi

Makale, Türkiye’nin Suriye’deki nüfuzunun hızla arttığını ve bunun İsrail için ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguluyor. Türkiye’nin Suriye’de desteklediği bazı gruplar aracılığıyla askeri ve siyasi varlığını güçlendirdiği belirtiliyor. Özellikle güney Suriye’de, İsrail sınırına yakın bölgelerde Türkiye’nin etkisinin artması, İsrail’i rahatsız ediyor.

Ben Yishai’ye göre, Türkiye’nin amacı Suriye’yi tamamen kontrol altına almak değil, Suriye’yi kendisine bağlı bir devlet haline getirmek. Bu bağlamda Türkiye’nin, Suriye’de yeni bir ordu kurma ve askeri üsler oluşturma çabası içinde olduğu ifade ediliyor. İsrail, Türkiye’nin bu stratejisini, özellikle El Nusra’nın devamı olan Heyet Tahrir el-Şam gibi gruplarla iş birliği yapması nedeniyle tehlikeli buluyor.

ABD’nin Çekilme Planları

Makale, ABD’nin Suriye’den çekilme ihtimalinin de İsrail’in endişelerini artırdığını belirtiyor. Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’deki Amerikan askerlerini çekme planları, bölgedeki güç dengelerini değiştirebilir. İsrail, ABD’nin bölgede kalması için çaba gösterse de, bu girişimlerin başarıya ulaşacağı kesin değil.

ABD’nin çekilmesi durumunda, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki Kürt bölgelerinde nüfuzunu artırabileceği ve bu durumun İsrail’in güvenliği üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği düşünülüyor.

İsrail’in Stratejisi: Güvenlik Bölgeleri

İsrail, Suriye sınırında kendi güvenliğini sağlamak için yeni bir strateji geliştirdi. Bu stratejiye göre, Suriye’nin güneyinde, İsrail sınırına yakın bölgelerde bir “silahsız tampon bölge” oluşturulması planlanıyor.

Başbakan Benyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, İsrail’in, Şam’daki yeni yönetimin güçlerini güneye indirmesine izin vermeyeceğini ve radikal grupların Golan Tepeleri çevresinde silahlı hareketlerini engelleyeceğini belirtti.

İsrail’in planı üç aşamalı bir güvenlik sistemi oluşturmayı içeriyor:

  1. Tampon Bölge: İsrail sınırına yakın, silahsız bir bölge.
  2. Güvenlik Bölgesi: Suriye’nin güneyindeki bazı köyleri kapsayan ve İsrail’in gerektiğinde operasyon düzenleyebileceği bir alan.
  3. Nüfuz Bölgesi: Şam ve Süveyda arasındaki bölgeyi kapsıyor ve İsrail’in dolaylı olarak etkisini hissettireceği bir alan.

Dürzilerle İlişkiler

İsrail, Suriye’nin güneyindeki Dürzi topluluğunu stratejik bir müttefik olarak görüyor. Dürzilerin yaşadığı Süveyda bölgesine özel önem veren İsrail, bu bölgeyi yarı bağımsız bir alan olarak korumayı hedefliyor. İsrail, Dürzilerin ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak ve onlarla ilişkilerini güçlendirmek için çeşitli planlar yapıyor.

Sonuç ve İsrail’in Yaklaşımı

Ben Yishai, İsrail’in Suriye’deki gelişmeleri yakından izlediğini ve özellikle hava kuvvetleri aracılığıyla bölgedeki tehditlere karşı önlemler aldığını belirtiyor. İsrail, Suriye’nin federal bir yapıya dönüşmesini destekleyebileceğini ima ederken, doğrudan bir müdahaleye sıcak bakmıyor.

Makale, ABD’nin desteğiyle İsrail’in, Suriye’nin güneyinde silahsız bir bölge oluşturma çabalarını sürdüreceğini ve bu şekilde kendi güvenliğini sağlamayı hedeflediğini vurguluyor. Ancak Türkiye’nin artan etkisi ve bölgedeki belirsizlikler, İsrail’in stratejik hesaplamalarını zorlaştırıyor.

daily ummah